ANA SAYFA
GÜNDEM
SİYASET
EKONOMİ
MAGAZİN
EĞİTİM
SPOR
KÜLTÜR-SANAT
SAĞLIK
KÜNYE
İLETİŞİM

BİZİM DE BİR VALİMİZ OLSUN MU?

   
Hüseyin AKSAKAL - DÜNYA HALİ Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

Ereğli il olur mu? Olmalı mı? Olacak… Olmayacak… Olacak… Olmayacak…

Papatya falı gibi…

Yine de il olma meselesi bir çiçeğin taçyapraklarına veya gökteki yıldızlar, gezegenlerin ve çeşitli takımyıldızların dizilişine bağlı bir mesele değil.

Kamusal alanda talepler, bir sabah uyandığınızda veya bir çakırkeyif sofrası muhabbetinde birdenbire  “Aklıma güzel bir fikir geldi” şeklinde oluşmazlar. Bir talep ortaya çıktığında bir nedeni, insanların onu sahiplenmesi için daha genel gerekçeleri bulunur.

Bu bağlamda sorulması gereken ilk soru, “Bizim de bir valimiz olsun mu?” değil,  “Karadeniz Ereğli’de il olma talebinin niye bu kadar yaygın” olduğudur.

Bunun da çeşitli sebepleri, çeşitli cepheleri var. Yine de bu algının bu kadar yaygın oluşunun ilk nedeninin siyasi olduğunu kabul etmek gerek.

***

Olayın siyasetle ilgili cephesi mesela… Zonguldak Milletvekilleri, bildiğiniz üzere, öncelikle Türkiye Milletvekili olarak, sonra da Zonguldak Milletvekili olarak seçilirler. Görevlerini yaparken, öncelikli olarak seçildikleri lokasyonu değil, ülkenin ali menfaatlerini göz önünde bulundururlar.  Yine de Zonguldak’ın taleplerini merkezi idareye iletmenin ana enstrümanlarından biridirler. Öyle de görülürler…

Burada, seçilen milletvekillerinin genel olarak tüm seçim bölgesinden ziyade, doğup büyüdükleri çevreye hassasiyet duymaları, bu sebepten ötürü de il genelinin taleplerinden ziyade dar olan bu bölgelerin taleplerini karşılamaya daha istekli oldukları gibi bir algı var. Bu algının ne kadarının gerçek sebeplerden, ne kadarının evhamlardan kaynaklandığı tartışılabilir ama algıların da bir hokuspokusla ortaya çıkarılmadığını, bunun gerçek nedenleri olabileceğini kabul etmek yerinde olacaktır.

Bu anlamda,  Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarmakta yetersiz kalmasının sorumluluğunun bir bölümünü milletvekillerine izafe ediyor. Sesini yükselttiğinde gönülsüzlük, savsaklama veya (üniversite kampüsü örneğindeki gibi) dirençle karşılaşınca da, kendi sorunlarını Ankara’ya taşıyacak kendi milletvekilleri olmasının yolunun il olmaktan geçtiğine yönelik b ir yaklaşıma sıcak bakıyor.

İşin yatırımlarla ilgili bir boyutu da siyasetle  doğrudan ilgili bir konu tabii ki.  İlçede talep edilen her yatırım, geciken her çalışma (ki bunların epey bir örneği var… Hükümet Konağı, Emniyet Müdürlüğü Binası, Belediye Yatırımları, yol çalışmaları gibi) ilçede il olma talebinin her geçen gün daha fazla taraftar bulmasına yol açıyor.

Hepsi alt alta yazıldığında, gerçekleşmeleri durumunda il olma talebinin bu kadar yüksek sesle dile getirilmesini güçleştirebilirdi ama geldiğimiz noktanın bundan hayli uzak kaldığını görmezden gelmenin güçlüğü ortada.

***

Sorulması gereken ikinci soru, “Ereğli’nin il olması mümkün müdür” şeklinde.

Merkezi yönetimin bütünşehir, büyükşehir gibi yaklaşımlara meylettiği bir dönemde kolay iş değil. Bir şehir efsanesi midir ortada dolanan? “Cumhuriyetin Yüzüncü Yılında yüz il” deniyor.  Bu durumda ilçenin 17. Sırada olduğu, bunun da il olma konusunda belli bir umudu yaşatmaya imkan tanıdığı söyleniyor.

Fakat Zonguldak’ın Bartın ve Karabük’ün il yapılmasının ardından coğrafi, demografik ve ekonomik olarak bir hayli küçüldüğü, üçüncü bir il çıkarmanın sonuçlarının ne ölçüde maksadı hasıl edeceği meselesi de ortada duruyor.

***

O halde  “Ereğli il olmayacaksa, olması gereken nedir?” şeklinde bir soru daha ortaya çıkıyor.

Cevap yine siyasi… İlçenin zamanla ortaya çıkan talepleri, devam eden yatırımları, beklentileri konusunda daha sağlam cevaplar verilmesi mümkün olursa, “Ayrımcılık” algısı kendiliğinden ortadan kalkar.  Bu temelden mahrum bir il olma talebi, gerekçeleri ortadan kalkacağından,  ister istemez marjinalleşir. 

Zaten genel olarak Ereğli’nin talebi de “Bizim de bir valimiz olsun” diye özetlenebilecek şekli bir talep değil. Aslolan vatandaşın, Ereğlililerin talep ettiği yatırımların gerçekleşmesidir. Bunlar gerçekleşmediği için il olma talebi sürekli gündeme gelip duruyor. 

Anlayacağınız, İl olup olmama meselesi, Ereğlililerin nasıl düşündüğünden ziyade, il merkezinin siyaset ve bürokrasinin ilçeye bakışının ne olduğuna bağlıdır. 

Bu bakış açısı değişmediği sürece, İl Olma talebi de varlığını sürdürmeye devam edecektir.

 

 

 

 



YORUMLAR


Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?


Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>

KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…


Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>

GEÇEN HAFTA, BU HAFTA


İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor…  Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>

BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…


Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>

İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…


2020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>

KÖŞE YAZARLARI

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
EREĞLİ ‘’DİNAMİKLERİ’’ ZAYIF
Nöbetçi Eczaneler

PİYASALAR

32,4766
34,7773
2.439,45

KDZ.EREĞLİ'DE HAVA DURUMU

açık
açık 14o

SON YORUMLAR