ATA TOHUMLARI TOPRAKLA BULUŞTU; ÖNCE EREĞLİ SONRA TÜRKİYE..!

Somuncu: Yarının ne olacağı belli değil. Sadece bizim de değil, Dünya’nın ne olacağı belli değil. Bir avuç tohum ile iki dönüm arazisi olmayan insanları çok zor günler bekliyor. Herkes arazisine, bağ ve bahçesine sahip çıksın, tohum elde etsin. Bağınızda bahçenizde bir şey varsa yaşayacaksınız, yoksa işler zor.

 HABER/ŞAFAK NEGÜZEL

Karadeniz Ereğli’de eşi Semiha Somuncu ile birlikte tarımsal üretim yapan Recep Somuncu, kiraladıkları 125 dönüm araziye, tamamı ‘ata tohumu’ olan 15 çeşit sebze ekti. Karadeniz Ereğli’nin tamamına yetecek kadar sebze üreteceklerini öne süren Somuncu, ileriki yıllarda da Türkiye’ye yetecek kadar ata tohumu çıkartacaklarını söyledi.
Recep Somuncu, Çevlük köyünde 2010 senesinde 40 dönümlük arazi satın aldı. Arazi içindeki kullanılmayan eski yapının farklı yerlerinde ise korunmuş halde onlarca çeşit tohum buldu. Bunları Türk Gen Bankası’na incelettiren Recep Somuncu, tüm tohumların ‘saf’ tohumlar olduğu bilgisini ulaştı.
Bugüne gelindiğinde ise ellerindeki tohumları geniş alanlarda toprak ile buluşturan Somuncu ailesi; önce yerelden ardındansa ülke genelinde organik sebze üretimine geçmek istiyor.

EREĞLİ, BİR AY SONRA ORGANİK BESLENECEK
Demokrat Gazetesi’ne konuşan Recep Somuncu, biri Bölücek mahallesi diğeri ise Süleymanbeyler köyünde toplam 125 dönem arazi kiraladığını söyledi. Şu an ekme işleminin sonuna geldiklerini, Temmuz başından itibaren mahsul almaya başlayacaklarını anlatan Somuncu, “15 çeşit yerli tohumdan imal ettiğimiz fideleri toprak ile buluşturuyoruz. Kiraladığımız 125 dönüm arazide ekim ve dikim çalışmalarımıza hız verdik. İnşallah iki üç güne kadar bitireceğiz. Bir aya kadar ise Ereğli halkımız, buradan istediği kadar sebzeyi kendi elleri ile toplayabilecekler.
Özellikle kanser hastaları, doğa meraklıları, şeker hastası olanlar; doğal beslenme ve organik yiyecekler konusunda çok hassaslar. Organik yiyeceğin tam adresi bura olacak” dedi.

ÖNCE EREĞLİ, SONRA TÜRKİYE!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın özellikle Covid19 salgını sonrası yaptığı üretim çağrısında ‘ekilmedik boş yer kalmasın’ sözünü hatırlatan Somuncu, şu sözlerle konuştu:
“125 dönüm araziden Türkiye’ye yetecek kadar ata tohumu elde etmeyi hedefliyoruz. Bu iş meraklılarla ilerliyor. Karadeniz Ereğli bu yıl bu sebzeleri tüketecek, Ereğli’ye yetecek kadar sebze üretilecek. Sonraki yıllarda ise tüm Türkiye’ye yetecek kadar tohum elde edilecek. Amacımız bu, başarılı olacağız.

“…İNSANLARI ÇOK ZOR GÜNLER BEKLİYOR…”
Üzerinde bulunduğumuz arazi yaklaşık 30 yıl işlenmemiş. Biz de üzerini doğa gübre ile kapladık. Buradan büyük verim ve kalite bekliyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da tarımsal üretime dönük sözleri olmuştu. Söylediği söz klasik değil, çok ciddidir. Yarının ne olacağı belli değil. Sadece bizim de değil, Dünya’nın ne olacağı belli değil. Bir avuç tohum ile iki dönüm arazisi olmayan insanları çok zor günler bekliyor. Herkes arazisine, bağ ve bahçesine sahip çıksın, tohum elde etsin. Bağınızda bahçenizde bir şey varsa yaşayacaksınız, yoksa işler zor.
Karadeniz Ereğli’nin organik sebze yiyebilmeleri için yaptığımız bu faaliyetimizi, şehir içi ve dışından çok sayıda kişi duyup bizi aradılar. Tohum talebinde olanlar var, tebrik edenler var. Iğdır’dan, Van’dan arayanlar bile oldu. Önemli olan; kim ararsa arasın ‘tohum yok’ dememek.

KİMYASAL YOK, HER ŞEY DOĞAL
Kimyasal ilaç ve gübre kesinlikle olmayacak. Doğal gübre ve toHumlar olacak. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Sebzeler kokusu ve tadından anlaşılacak. Bu tohumlardan aldığımız fidelerde inanılmaz. Olağanüstü ürün ve tohum veriyor. Bir ay sonra buraları göreceğiz, verimin nasıl olacağını göreceğiz. Havalar tamda istediğimiz gibi gidiyor. Böyle giderse bir ay sonra ürünleri almaya başlarız. Biz bu yılı, meyve-sebze yılı olacağını düşünüyoruz. Buraya gelebilecekler, yiyebilecekleri kadar sebzesi kendi elleri ile toplayabilecekler. Ereğli halkını bekleriz.”

ÇORUMLUOĞLU ve ÇAKIR, YAKIN TAKİPTE
Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu ve AK Parti Ereğli İlçe Başka M. Fatih Çakır’ın araziye gelerek incelemelerde bulunduklarını da ifade eden Somuncu, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Önceki gün Kaymakam Bey İsmail Çorumluoğlu, Allah razı olsun AK Parti Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır ile birlikte buraya geldiler. Çalışmaları görünce çok sevindiler. Ellerinden geldiği kadar destek olmaya çalışıyorlar ve çalışmalarımızı da yakından izliyorlar. Kaymakam Bey, bu işin devamını istiyor çünkü kendisi de bilinçli. İnşallah, Ereğli için çok güzel şeyler yapacağız. Sadede Ereğli’de değil; Türkiye çapında bu iş yayıldı. Bizden çıktı diyebiliriz, insanlar sevinçli. Bizi telefon ile arayanlar arasında dua edenler, ağlayanlar bile var.

“İNANILMAZ DERECECE ETKİLİLER. ESKİ İNSANLARIMIZ BİLİR”
Şu an üzerinde bulunduğumuz 45 dönüm arazinin 30 dönümüne sebze ektik. Geri kalanını ise genetiği bozulmamış, saf buğdayımızdan ekeceğiz. Bölüce’teki 80 dönüm araziye de 15 dönüm sebze ekildi, geri kalanına ise Siyez tohumumuzu ekeceğiz. Sebzelerimiz Ereğli’ye yetecektir inşallah. 200 ton ürün elde etmeyi ön görüyoruz. Bunlar doğal oldukları için çok doyurucular. Diğerlerinden kilo kilo alanlar, buradaki bir domatesten yediklerinde doyacak. Fazla yerseniz ağzınızda yara bile çıkabilir. İnanılmaz derecece etkililer. Eski insanlarımız bilir. Daha önce ekim yaptığımız yerlerde, yaşlılar bunlardan yediklerinde, ‘çocukken yediğimiz domatesten, biberden’ diyorlar. İnsanlar inanamıyorlar. İnsanlarımız bol bol toplayıp gidecekler, tohum elde edecekler.

TAMAMI ATA TOHUMU
Recep Somuncu’nun en büyük destekçisi eşi Semiha Somuncu ise genetiği ile oynanan tohumlardan elde edilen yiyeceklerin bağışıklık sistemini olumsuz yönde etkilediğini söyledi. Kendi ektikleri tohumların tamamının ata tohumlar olduğunu dile getiren Somuncu, şu ifadeleri kullandı:
“Ata tohumlarını toprakla buluşturuyoruz. Domates, biber, salatalık, kabak çeşitleri, marul, fasulye çeşitleri, nane, fesleğen, patlıcan başta olmak üzere toplam 15 çeşit tonumu toprağa verdik. Bu ata tohumlarının, bağışıklık sistemiz ile direk bağı var. Mesela şuanda yediklerimizin tamamının genetiği değiştirilmiştir. İnsan vücuduna şifası yok. Tam tersine bağışıklık sistemimizi zayıflatan yiyeceklerdir. Ama bu ata tohumlarımızdan üretilen sebzelerimiz, bağışıklık sistemimizi özellikle güçlendirecektir.”

KIZILDERİLİLER’İN TEKNİĞİ İLE ÜRETİLİYOR
Tohumları geleneksel yöntemler ile ektiklerini anlatan Semiha Somuncu, şunları kaydetti:
"Tohumlarımız doğal olduğu gibi ekim tekniklerimiz de doğaldır. Şöyle ki; kabak, lahana, fasulyeyi iç içe dikiyoruz. Domatesin, biberin, mısırın birbirlerini koruma özelliği vardır. Misal; kabağı ektiğimizde toprağı nemli tutar oradaki diğer bitkilerin kurağa karşı güçlü olmasını sağlar. Mesela; domatesteki böcek biberdeki böceği etkiler. Birbirlerini korurlar. İşte bu sebeplerden dolayı ilaçlamaya gerek kalmaz. Bu teknik, Kızılderililerin kullandığı bir tekniktir. Onların geçmişe baktığınızda tüm sebzelerin iç içe olduğunu görürsünüz.
Atalarımızdan da biz böyle gördük. Ben hiç ilaç kullandığımızı bilmem. Geçmiş yıllarda fasulyelerde böcek olmazdı. Olsa bile ‘odun külü’ kullanılırdı. Halen kullanırız. Patlıcanda böcek oluştuğunda onlar odun külü ile yok edilirdi. Günümüzde ise ilaçlama var ve maalesef bir şeye faydası olmadığı gibi toprak ve insan sağlığına zararı var.”

“ÇOCUKLARIMIZ GÖRSÜN, AİLELERİMİZ BİLSİN”
Sebzeleri toplamaya aileleri davet eden Semiha Somuncu, özellikle çocukların bu duruma şahit olması gerektiğini öne sürerek şöyle dedi:
“Ereğli halkı, buraya gönül rahatlığı ile gelip tarladan istedikleri kadar kendileri toplayabilecekler. Buraya gelemeyecekler için birkaç yerel market ile görüşmelerimiz var, buralardan temin edebilecekler. Ama buraya gelmeyi lütfen tercih edin. Çünkü çocuklarımız tanısın. Yedileri şeylerin nasıl yetiştirildiklerini bilsinler. Çocuklarımız görsün, ailelerimiz bilsin bunların ne kadar değerli olduğuna şahitlik etsin. Alsınlar filelerini, poşetlerini; yiyebilecekleri kadar kabak, domates, fasulye ve diğerlerinden toplasınlar.”