Termik karşıtı çevreciler Kireçlik´te kamp kurdu

Batı Karadeniz bölgesine kurulması planlanan termik santrallere karşı çıkan Ereğli Çevre Platformu ve İstanbul´dan gelen Karadeniz İsyandadır Platformu üyesi çevreciler, santrallerden birinin kurulması planlanan Kireçlik bölgesinde kamp yaptı. Kampa CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur da destek verdi.

 Karedeniz Ereğli ilçesi Kireçlik Koyu´na kurulması planlanan termik santrale karşı çıkan çevreciler, kamp yaparak tepkilerini gösterdi. Eylemcilere CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur´un yanı sıra İstanbul´dan gelen ´´Karadeniz İsyandadır Platformu´´ üyeleri, Ereğlili çevreciler ve bazı siyasi partilerin temsilcileri destek verdi.

Kireçlik Koyu´na yürüyerek inen grubun bir kısmı sahile ulaşmaları için geçmeleri gereken Kireçlik Deresi´nde su derinliğinin binek otomobillerin geçişine izin vermeyecek kadar derinleşmiş olması yüzünden, dereden köylülerin temin ettiği pat pat diye tabir edilen tarım aracı ile geçti. CHP Zonguldak Milletvekili Melda Onur da Patpat ile dereyi geçenler arasında yer aldı. Bazı çevreciler de ıslanmayı göze alarak dereden yürüyerek geçti.

Çevreciler koyda bir taraftan biri deniz kenarında, öbürü de rüzgara karşı biraz daha korunaklı bir noktada olmak üzere iki ayrı yerde çadır  kurup kamp hazırlığı yaparken, bir taraftan da manzarayı seyredip hatıra fotoğrafı çekti.

Çevreciler, yapılan hazırlıkların ardından kamp kurdukları çadırlarda geceyi geçirdi.

ONUR: ´´BU VATAN HAİNLİĞİDİR

CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur tarım arazilerinin bulunduğu, köylünün çiftçilik yaptığı bir bölgeye termik santral kurulmasının yanlışlığına vurgu yaptı.

Termik santral kurulması planlanan bölgedeki toprakların çok bereketli olduğunu söyleyen Onur şunları söyledi:
 ´´Ne atsanız oluyor, doğadan oluyor. Bütün her şeyin yetiştiği, insanların tarım ile çok rahatlıkla geçindiği, bir de üstüne ülke ekonomisine de kazandırabilecekleri bu topraklar ve Anadolu´da bunun birçok benzeri topraklar enerjiye kurban ediliyor. HES´lere kurban ediliyor, termik santrallere kurban ediliyor. Neden? Çünkü güzellik, doğa deniz kenarında oluyor. Enerjide suya ihtiyaç olduğu için iktidarlar enerjiyi tercih ediyorlar. Çünkü tarım onlar için daha zahmetli, rant yaratmıyor. Bu enerji işi rant yaratıyor. Ama ne olacak? Vatandaş sahiplendiği zaman mutlaka geri adım atıyorlar. Bu konuda da ciddi bir sahiplenme var. Birliktelikten çok mutluluk duyuyoruz. Biz milletvekilleri, siyasiler toplumsal muhalefet bi  baş verdiği zaman başarılı olabiliyoruz. Köylüsü ve kentlisi sahip çıkmadığı zaman biz milletvekillerinin de yapabileceği pek fazla bir şey olmuyor.

Buradaki süreci arkadaşlardan öğreneceğiz. Bir ÇED Süreci var bildiğim kadarıyla. Daha inşaat başlamamış. Başlamaması için biz de Zonguldak Milletvekillerimiz, siyasi parti olarak, platformdaki arkadaşlarla bunu meclis gündemine, ülke gündemine taşıyacağız. Bu oksijen kaynağını ortadan kaldırmaya kimsenin hakkı yok. Bu vatan hainliğidir. Bir vatan hainliği varsa o da budur.

´´MUHTAÇ VATANDAŞ MODELİ YARATIYORLAR´´

Batı Karadeniz bölgesinin tercih edilmesine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Onur şöyle konuştu:

´´Batı Karadeniz bölgesi suya yakın olduğu için tercih ediliyor. Batı Karadeniz´de var, Ege´de var. Tarımla uğraşmak istemiyor iktidar. Rant yaratmıyor, üzerinden yolsuzluk yaratılabilecek işler değil. Burada bahçesi olan insan bahçesini ekiyor, fındıkla geçimini sağlıyor. Bunları buradan kaldırıyor, büyükşehirlere gönderiyor. Buralarda taşeron şirkette çalışıyorlar. Kendi kendine yeten değil, iktidara muhtaç vatandaş modeli yaratıyorlar. Vatandaş bir süre sonra elindeki avucundakini kaybediyor, uzak kentlerde taşeron işlerde yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Ondan sonra gelsin kazalar. Bu düzen bozuk.

Üzerine düşülen, üzerine gidilen her yerde geri adım attırılıyor. Keşke buradaki kazanım ülkedeki her yere yayılsa. Hayır, öyle bir şey olmuyor. Sistem değişmiyor. Gittiğimiz yerdeki uygulama duruyor. Doğru olan bir karar emsal olarak tüm ülkedeki termikler veya HES´ler için geçerli olmasıdır.´´

ERTUĞRUL: ´´SAĞLIĞA OLUMSUZ ETKİLERİ VAR´´

 Ereğli Çevre Platformu Sözcüsü Dr. Eylem Ertuğrul ise, konuşmasında Zonguldak bölgesinin ağır metal kirliliğinin en fazla olduğu kent olduğunu dile getirdi. Bölgeye termik santrallerin yapılmasının yanlışlığını savunan Ertuğrul, şunları söyledi:

 ´´Biliyorsunuz Ereğli´de önce Köseağzı, daha sonra da Kireçlik dediğimiz bu bölgede termik santral inşası planlanıyor. Zonguldak bölgesi ağır metal yönünden Avrupa´nın en fazla kirlilik oranı yüksek bölgesi. Bölgemizde astım, kronik akciğer hastalıkları, santral sinir sistemi ile ilgili hastalıklar çok yoğun bir şekilde yaşanmakta. Yapılacak olan termik santralin çok ciddi çevre etkileri var. Çıkardığı toksik gazlar, külü soğutma suyunun denize verdiği harabiyet, çevreye çok ciddi negatif etkileri olan bir sistem. Termik santral sistemi dünyada terk edilmiş durumda. Biz bölgemizde termik santral inşaatını sağlık anlamında, çevreye olumsuz etkileri anlamında yapılmasını istemiyoruz.´´

HACISALİHOĞLU:  ´´DESTEK VERMEK İÇİN BURADAYIZ´´

İstanbul´dan gelerek eyleme yaklaşık 30 kişilik bir grupla destek veren Karadeniz İsyandadır Platformu Sözcüsü Hatice Hacısalihoğlu, Ereğli´deki eylemin ardından Sinop, Rize ve Ordu´da yapılması planlanan termik santral ile HES´lere karşı mücadele etmek için o bölgelere gideceklerini dile getirdi.

Hacısalihoğlu, ´´Biz yaşam yolculuğu adı altında yaklaşık 1 hafta boyunca sürecek olan Karadeniz Bölgesi´nde belirlediğimiz platform ve direnişleri ziyaret edip oradaki direnişleri yerinde izleyeceğiz. Oradaki insanlarla dayanışma içerisinde olacağız. Yarın Amasra´ya gideceğiz Termik santralle ilgili. Sonra Sinop´a gideceğiz nükleer santrallerle ilgili görüşmelerimiz olacak. Ordu´da altın madeni ve HES´lerle ilgili görüşmelerimiz olacak. Sonra Rize´ye gidecek ve arı üreteceğiz.

Bugün buradayız. Ereğli Çevre Platformu´na destek vermek ve durumu görmek için buradayız. Daha görüşlerini alamadık ama Türkiye´nin pek çok alanında termikle mücadele var. Yanıbaşımızda Gerze´nin bir kazanımı var. Termik mücadelesi Türkiye´de uzun yıllara dayanıyor. Kömür santralleriyle oluşturulan termik santrallerin zararlarını biliyoruz. Bir ölçüde durumu değerlendirmek ve destek vermek için buradayız umarım yararlı şeyler yaparız´´ dedi.

Anne ve babası ile birlikte kampa gelen 9 yaşındaki Ahmet Çakır ise, ´´Temiz denizde yüzmek istiyorum, balık tutmak istiyorum, Termik santral istemiyorum´´ dedi.

Haber: Hüseyin Aksakal