Kahveci: ´´Sonuç hüsrandır´´

Zonguldak Birleşik Kamu İş Başkanı Metin Kahveci, ´´Toplu sözleşme görüşmeleri hüsranla sonuçlanmıştır´´ dedi.

Kahveci, Kamda imzalanan Toplu İş Sözleşmesi´ni değerlendirdiği açıklamasında, her yıl olduğu gibi bu yılda  hayal kırıklığına uğranıldığını ileri sürdü.

Yetkili sendikanın AKP´ yi daha fazla üzmemek için al gülüm ver gülüm anlayışıyla hareket ettiğini dile getiren Kahveci açıklamasında şunları kaydetti:

´´Yapılan görüşmeleri bir boks maçına benzeterek açıklayan yandaş sendika  başkanı bay  efendi biz bu maçı nakavt yaparak kazandığını hatta daha da ileri giderek tarihi bir başarıdan söz etmesi  resmen kamu çalışanlarıyla dalga geçmekten başka bir şey değildir.2017 yılı sonu yaklaşık %18 zam alarak ade da bayram havası estiren  AKP´nin dışarıdaki kabine  bakanlığı (Memur Sen) kendilerince tarihsel başarıdan bahsetmesi  esef vericidir. Kamu çalışanlarının haklarını en iyi şekilde kazandıklarını iddia edenlerin aslında tarihsel bir hezimete imza attıklarından bahsetmeye yüzleri yoktur. Yapılan toplu sözleşme görüşmelerinde bakanlık personellerinin belirli oranlarda iyileştirmeler yapılmıştır. Bunların arasında öğretmenlerin nöbet tutma ücretlerinin verilmesi ,sağlık çalışanlarında fazla mesai haklarının verilmesi,2005den buyana çalışanlara 1 derece verilmesi  ve diğer bakanlık personellerinin iyileştirmeleri gibi cüzi iyileştirmeleri tarihi bir başarı olarak göstermek  tarihi bir gafletten başka bir şey değildir. Bu tür açıklamalara bizlerin karnı toktur. Onlar ancak kendi yandaşlarını aldatmakla meşguller olabilirler ancak bizleri aldatamazlar.´´

´´HAYATIN GERÇEKLERİ ORTADADIR´´

Yoksulluk sınırının 3000 tl yi geçtiği yerde mevcutiyileştirmelerin hiçbir şeyi ifade etmeyeceğini savunan Kahveci açıklamasına şöyle devam etti:

´´Oysa hayatın gerçekleri ortadadır. Geçen yıl yapılan görüşmelerde dolar 1750 tl civarındaydı. Oysa bu görüşmelerde dolar 3000tl seviyesindedir. Bu anlamda bakıldığında geçen yıla oranla bu ülkede %50 devalüasyon olmuştur. Dolayısıyla kamu çalışanlarının maaşlarında %50  ye yakın bir kayıp oluşmuştur. Bize ne dolardan diyenlerin akıllarından şüphe etmek gerekir. Bu ülkede her şey dolar bazında değer kazanırken bize ne dolardan diyenlerin bir yıl önceki maaşıyla ve yeni alacağı maaşı karşılaştırarak farkı göremeyenlere Allah akıl fikir versin diyoruz.

    Bu yıl  yapılan görüşmeler  kamu çalışanlarının haklarının satışı anlamında geçmiş bir nevi hüsranla sonuçlanmıştır. Enflasyon oranındaki rakamlar gerçek hayatla bağdaşmamaktadır. Çarşıda enflasyonu göremeyenler kamu çalışanlarının yaşam biçimini anlayamayanlardır. Toplu görüşmelerde ekonomik kazanım yerine daha çok dinsel yaşam ve ibadet özgürlüğüne mücadele edenlerin amaçları  her zaman ideolojik olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır. Sanki bu ülkede ibadet özgürlüğü yokmuş gibi gösterip Cuma namazını için iki saat kazandırdık diyerek sendikacılık yaptıklarını söyleyenler  bu ülkenin insanlarının inançlarıyla da ade da  ayrıcalık  ve reklam yapmaktadırlar. Cuma namazı için zaten valiliklere verilmiş belirli yetki var. Sadece öğretmenlerin belirli sıkıntıları var onlar da zaten idare ediliyor. Dolayısıyla  bu ülkede ben cuma namazına işimden (zorunlu iş yapanlar hariç) dolayı gidemedim diyen olamaz. Diyen varsa yalan söylüyordur. Dinsel anlamda ibadet  özgürlüğünü hak olarak kazandık diyenler diğer inançlar   hakkında da    aynı çalışmayı neden yapamazlar. Demek ki ayrıcalık sadece emek ekseninde değil inanç ekseninde de oluyormuş.´´

TİYATROYA BENZETTİ

Görüşmeleri bir tiyatro oyununa benzeten Kahveci açıklamasını şu şekilde tamamladı:

´´Toplu görüşmeler bir tiyatro eşliğinde başlayarak yüzeysel günü kurtarma anlamında  bir çalışmayla yapılmış çalışanların ağızlarına da bir kaşık  bal değil reçel  sürülmüştür. Taban aylığını etkileyen ve emeklilikte maaşlara rahatlatıcı bir durum yoktur. Oysa kamu çalışanlarının özellikle dört gözle bekledikleri 3600 ek gösterge toplu görüşme masasına dahi gelmemesi sendikacılık adına utanç vesilesi olmuştur. Vergi dilimlerinde kamu çalışanlarının bir değişiklik yapılmamış alınacak zamların da vergi dilimine uğrayacağı için bir nevi kaşıkla verilip kepçe ile alınacaktır. İşte bu kayıpları birileri için tarihsel kazanıp sayılıyorsa, ve bunları utanmadan basın üzerinden sendikacılık adına anlatılıyorsa büyük bir sendikal kokuşmuşluk hakim olmuş demektir.  Ve aynı zamanda büyük bir ahlaki erozyonla da karşı karşıyayız. Biz Birleşik Kamu iş olarak hak verilmez alınır ilkesiyle grevli toplu sözleşmeli sendikal mücadelemiz sürdürerek kamu çalışanlarının haklarını korumaya ve mücadele etmeye devam edecektir.´´

Haber: Salih Koçak