CHP, emeklilerin derdine ´´derman´´ arıyor

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, emeklileri rahatlatacak kanun teklifini TBMM Başkanlığı´na sundu. Teklife göre emeklilerin kredi faizleri siliniyor, borçları da yeniden yapılandırılıyor.

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, emeklilerin kredi faizlerinin silinerek, yeniden yapılandırılması için kanun teklifi verdi.

CHP´li Demirtaş, emeklinin ekonomik kriz karşısında ezilmesini bir nebze engellemek ve nefes almasını sağlamak için emeklilerin kredi borçları faizlerinin silinerek, 36 aya kadar tekrar yapılandırılması gerektiğini ifade etti. Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanlığı´na sunduğu kanun Teklifi ile ilgili olarak Zonguldak Milletvekili Demirtaş, ´´ekonomik krizden en fazla etkilenen kesim, emekliler. Emeklilerin %80´i borçlu çünkü aldıkları aylıklar asgari ücretin altında. Kaldı ki bugün asgari ücretle geçinmek de mümkün değil´´ dedi.

EMEKLİYE FAİZSİZ YAPILANDIRMA!

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, sunduğu kanun teklifinde, emeklilerin içinde bulunduğu dar boğazdan kurtulması için gereken yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:   ´´TBMM Başkanlığına sunduğumuz kanun teklifinde, emeklilerimizin kullandıkları kredileri ödeyemediği durumlarda, kredi faizlerinin silinerek mevcut borçları üzerinden 36 aya kadar ve faizsiz olarak yeniden yapılandırılması düzenleniyor. Bu sayede emeklilerimizin içinde bulundukları zorlu ekonomik koşullar karşısında daha da kötü duruma düşmesi engellenmiş olacak. Teklifle aynı zamanda, temerrüde düşen emeklilerimizin borçlarının yeni faiz oranı belirlenmeksizin yapılandırılması öngörülüyor. Çünkü daha uygun koşullarda çektikleri krediyi ödemek için yeniden yapılandırmaya başvuran emeklilerimizin borçları ekonomideki kötü gidişat nedeniyle çok daha yüksek faiz oranları üzerinden yapılandırılmaktadır. Bu da zaten kötü durumda olan emeklilerimizi daha da zora sokmaktadır. Bu nedenle emeklilerimiz için yapılacak yapılandırmaların faizsiz olarak yapılması öngörülmektedir. Yine teklifte, Anayasa´nın eşitlik ilkesi gereği, temerrüde düşmemiş olsa dahi, ağırlaşan yaşam şartları göz önünde tutularak, emeklilerimizin talep etmeleri halinde krediyi kullandıkları faiz oranı üzerinden vade uzatımı da öngörülmektedir. Söz konusu düzenlemelerle sosyal devletin gereği olarak emeklilerimizin ekonomik kriz karşısında daha da ezilmeleri bir nebze de olsa engellenmiş olacaktır´´

CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, kanun teklifinin gerekçesinde de şunları ifade etti:

EMEKLİ AYLIKLARI ERİDİ!

Emekliler nüfusumuzun çok önemli ve büyük bir kesimini oluşturmaktadırlar. Türkiye´de 8 milyonu yaşlılık aylığı, 4 milyonu ise hak sahipliği olmak üzere toplam 12 milyon emeklimiz vardır. Yıllarca emekleriyle ülke ekonomisine ve kalkınmasına büyük katkı sunmuş emeklilerimiz, en fazla rahat edip huzurlu bir yaşam sürecekleri dönemde, Ak Parti hükümetlerinin yanlış politikaları nedeniyle her alanda büyük sorunlar yaşamaktadır. Bu yanlış politikalar emeklilerin yıllar içinde haklarını kaybetmelerine, yaşam koşullarının da günden güne kötüleşmesine neden olmuştur. 2000 yılından önceki çalışma gün sayısının %70´lik aylık bağlama oranı, 2000 yılı sonrası % 55´e, 2008 yılında yapılan yasal değişiklikle, emeklilik türüne göre %35 ve %40´ a indirilmiştir. Bu da emekli maaşlarında büyük düşüş yaşanmasına hatta erimesine neden olmuştur. Aylık bağlama oranı düşürülürken, yaşamlarını ülke ekonomisine katkı ile geçiren emekliler milli gelir artışından hiç pay almamış, hatta bu oranda önemli bir gerileme yaşanmıştır. Milli gelirdeki 15 yıllık artış %126 olarak gerçekleşirken, emekli aylığının milli gelire oranı %34 oranında gerilemiştir. Tüm bunların sonucunda bugün ülkemizdeki emeklilerin  %80´i, maalesef asgari ücretin altında aylık almaktadır. Yapılan araştırmalara göre, 15 yıl önce ortalama emekli aylığı, asgari ücretin % 35 oranında üzerindeyken, bugün ortalama emekli aylığı asgari ücretin % 6 oranında altında kalmıştır. Kaldı ki günümüzde asgari ücretle de geçinmek olanaksızdır.

EMEKLİLER EN ÇOK ETKİLENEN KESİM!

Emekli maaşlarında böyle düşüş yaşanırken, Nisan ayında başlayan dövizdeki artış ithalata dayalı olan ekonomiyi derinden etkilemiştir. Faizler artmış, enflasyon yükselmiş, iğneden ipliğe her şeye zam yapılmıştır. Eylül ayı enflasyon artışı %6.30, bir önceki yılın Aralık ayına göre %19.37, bir önceki yılın aynı ayına göre ise enflasyon %24.52 olarak açıklanmıştır. Yine TÜİK´in, Eylül 2018 tarihli TÜFE´de aylık olarak en yüksek artış gösteren seçilmiş maddeler ve değişim oranları açıklamasında bir önceki aya göre Eylül ayında domates %35.30, sivri biber %31.82, salça %29.12, patlıcan ise %23.95 oranında artmıştır. Bunun yanında doğalgaza %9, elektriğe ise %15 oranında zam yapılmıştır. Eylül ayı, açlık sınırı 1.893,21 TL, yoksulluk sınırı ise 6.166,81 TL olarak açıklamıştır.

Yapılan araştırmalar, enflasyon, döviz kuru artışı ile faizlerin yükselmesinden, yani ülkemizdeki ekonomik krizden en fazla etkilenen kesimlerin başında yine emeklilerin geldiğini göstermektedir. Çünkü emeklilerin büyük çoğunluğu aldıkları maaşla kendileri ile birlikte işsiz olan çocuklarının ve hatta torunlarının da geçimlerini sağlamaya çalışmaktadırlar.

100 EMEKLİDEN 80´İ BORÇLU!

Emekliler zaten düşük olan maaşları ile geçinemezken, ülkedeki ekonomik kriz ile daha da kötü duruma düşmüşlerdir. Emeklilerin çoğu ek iş yapmaktadır. 8 milyon yaşlılık aylığı alan emeklinin %48´i çalışmaktadır. Ek iş yapmalarına rağmen emekliler arasındaki borçlanma oranı günden güne artmaktadır. Yapılan açıklamalara göre bugün emeklilerin %80´i borç batağına saplanmış durumdadır. Enflasyon karşısında ödeme güçleri düşen emekliler, bugün borçlarını ödeyemez hale gelmiştir. Aylıkları ile geçimlerini sağlayamadığı için bankalardan çektikleri kredilerden medet umman emekliler, yüksek enflasyon ve geçim şartlarının ağırlaşması nedeniyle bankalardan çektikleri kredilerini de ödeyemez hale gelmişlerdir.

YASAL DÜZENLEME YAPILMALI!

Anayasa´nın 2. maddesi ile düzenlenen sosyal devlet ilkesi gereği, emeklilerimizin içinde bulunduğu bu olumsuz duruma uygun çözüm önerileri üretilmelidir. Sosyal devlet, fertlerin sosyal durumlarıyla ilgilenen, kişiyi ekonomik hayatta yalnız bırakmayan, onlara asgari bir hayat düzeyi sağlamayı, herkes için insanlık onuruna yaraşır bir hayat seviyesi sağlamayı ödev sayan devlettir. Büyük çoğunluğu asgari ücretin altında maaş alan milyonlarca emeklinin içinde bulundukları çıkmazdan kurtulabilmeleri için yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılması gerekmektedir.