Çakır: ´´Doğru adres, ülke düşmanlarının saldırdığı liderdir´´

Ak Parti Önceki Dönem Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır, Demokrat FM´de, Hülya Çoker´in hazırladığı ve sunduğu Seçim Özel programına katıldı.

Çakır, programda 24 Haziran seçimleri öncesinde sürdürdükleri seçim çalışmaları ve sürece ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Çakır, milletvekili aday adaylığına rağmen aday olamaması ve Ak Parti listesinde Ereğli-Alaplı´yı temsil edecek bir adayın olmaması konusundaki düşüncelerini açıklayarak başladığı programda özetle şunları belirtti:

Adaylığımın gerçekleşmemesinde tabi ki bir hayal kırıklığım oldu. Çünkü bunu kişisel bir çıkış olarak değil, milletvekili makamının da vereceği temsil gücüyle kentte ihtiyaç duyulan bir araya gelme, birlikte çözüm üretme noktasında bir rol oynamaktı. Partimin yetkili kurumları diğer isimleri uygun gördü, buna bir partili olarak söyleyecek bir sözümüz olamaz. Bir partili olarak artık partimin ve aday arkadaşlarımın başarısı için bütün gücümle sahada çalışmalarımı sürdürüyorum.

´´CUMHURBAŞKANIMIZIN SÖZÜ EN BÜYÜK TEMİNATTIR´´

Yine, gönül isterdi ki Ereğli´yi temsil edecek bir adayımız olsun. Ancak bu giderilemeyecek bir sorun değil. Parti örgütünün mekanizması içinde Ereğli´nin her türlü sorunu mutlaka gerekli yerlere gidecek ve çözüm bulacaktır. Keza seçilecek vekil arkadaşlarımızı da Zonguldak´ın, Çaycuma´nın vekili tarzında değerlendirmek onlara haksızlık olur. Onlar tüm Zonguldak´ın, Ereğli´nin de vekilidir. Ve her hangi bir boşluğun oluşmasına izin vermeden Ereğli´nin sorunlarıyla da hem hal olacaktırlar. Kaldı ki ilk sıra adayımız Polat Bey, ilk açıklamasında ´´ben Ereğli´nin adayıyım´´ diyerek bu konudaki samimiyetini ortaya koydu. Akabinde Sayın Cumhurbaşkanımız da Ereğli´deki mitinginde, ´´bizzat, Ereğli´nin vekili benim´´ diyerek, Ereğli´nin hiç de gözden çıkartılmadığını ve Ereğli´ye verilen değeri vurguladı. Bu bizim için en büyük güvencedir.

BASIN

Ereğli´yi, Zonguldak´ı sadece siyasetçilere bırakmak, her şeyi onların çözmesini beklemek de doğru değil. Örneğin yerel basın. Tabii ki sorunları çözecek temel bir mekanizma değildir. Ama yön vermede, gündem oluşturmada önemli bir rol oynayabilir. Ama küçük çıkarlarla hareket edilirse, kişiye göre bir yayın politikası izlenirse, o zaman bir medya kuruluşu değil, onun veya bunun yayın organı olur.

CUMHUR İTTİFAKI

İttifakta problem yok. Cumhurbaşkanlığında ittifak var. Ama milletvekillerinde herkes kendi partisine çalışıyor. Taban da birbirine yakın olunca burada bazen sıkıntılara yol açabiliyor. Bunu da sağduyuyla aşabileceğimize inanıyorum.

UYSAL´IN EMANET OY TALEBİ

Başkanımız daha önceden Ak Parti´ye oy vermeyenlerden bir defaya mahsus olarak oy istiyor. Yoksa partililerden oy istemez. Aynı zamanda Ereğli´de oy oranı ne kadar artarsa, kendi siyasi geleceğini de güçlendirmiş olacak. Bu temelde geliştirdiği bir söylem.

Bunu kendisinden bir katkı sunma amacıyla yapıştır. Yoksa bizim ne Cumhurbaşkanlığında ne de milletvekillerinde seçilmek için bir sıkıntı yaşayacağımıza inanmıyorum. Biz Türkiye´de güzel işler yaptığımıza inanıyor ve zaten yüzde 40-45 oyla iktidara geliyoruz. Ama istikrar ve güçlü hükümetler için yüzde 50+1´lik bir sistem getirdik ve bu aynı zamanda hızlı karar alma kolaylığı getirecek bir sistem de olacak.

Eskiden Cumhurbaşkanı Meclise karşı sorumluydu. Şimdi artık halka karşı sorumlu olacak.

OHAL

Seçim sonrasında uluslararası ve iç tehditler yeniden değerlendirerek bunda bir karar verilir. Tabi illa nihayi bir durum değil bu OHAL ama güncel ve uzun vadeli tehlikeleri de görmezden gelemezsiniz. Çevremizdeki tüm tehditleri göz ardı edemeyiz.

ERDOĞAN GİDERSE

İstikrarı bozulan ülkelerin durumu ortada. Erdoğan egemen ülkelerin şifresini çözmüş durumda. Onun yerine gelecek kişinin yeniden bunu anlaması zaman alacak. Zaten Erdoğan´ıda bu yüzden istemiyorlar. Yatırım yapmamızı istemiyorlar mesela. Siz yatırım yaparsanız biz size mal satamayız demektir bu. O zamanda seni rahat bırakmazlar işte.

TÜRKİYE EKONOMİSİ DÜZELECEK Mİ?

24 Haziran´a giderken dolarla ilgili manipülasyonlar hep gece yapılıyor. Müdahale edilemesin diye. Çünkü milletin oyuna ipotek koymak istiyorlar. Bunu seçimden dolayı yapıyorlar. Seçimden sonra bu manipülasyon yapılamayacak. Göreceksiniz dolar da gerçek değerine gelecektir. Bütün bunlar bizim doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Olay tamamen bizim yerli ve milli duruşumuzla ilgili. Bu duruşu kırmak için dolarla oynanıyor.

İçimizdeki işbirlikçiler de, Tayip Erdoğan olmasın da kim olursa olsun diyor. Yahu bakkal dükkânı değil ki bu, kim olacağı belli. O da Genel Başkanımız Recep Tayip Erdoğan.

İNCE

Muharrem İnce negatif bir yerden başladı. Parti lideri değildi. Bir anlamda da partiden tasfiye amacıyla bu adaylık ona verildi. Yani partisine lider olamamış ama ülkeyi yönetmeye talip. Ayrıca vaad ve politikalarında da sorumluluğu olmadığı için gayet rahat konuşuyor. Nasılsa şu an sorumluluk sahibi değil.

NEDEN AK PARTİ

Ülkenin düşmanları kime saldırıyorsa doğru yer orasıdır. Bu gün en büyük saldırı Genel başkanımıza ve partimize yapılmaktadır. Demek ki doğru adres Ak Partidir, Recep Tayip Erdoğan´dır.