ANA SAYFA
GÜNDEM
SİYASET
EKONOMİ
MAGAZİN
EĞİTİM
SPOR
KÜLTÜR-SANAT
SAĞLIK
KÜNYE
İLETİŞİM

UZAK VE YAKIN: KANDİLLİ…

   
Hüseyin AKSAKAL - DÜNYA HALİ Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

Kandilli, nam-ı diğer Armutçuk sıradan bir belde değildir.  

Bir… Özellikle ulaştırma sektörünün bir dönem en önemli hammaddesi olan, daha sonra fabrikalardan dumanlar çıkmasıyla yeni, milli bir üretim ve sanayileşme hamlesine yol açan taşkömürünün, Neyren  Deresi mevkiinde, Kestaneci köyünden Uzun Mehmet tarafından 8 Kasım 1829 günü bir değirmene su taşıyan derede bulunması sonucu, Türkiye sanayisinin üstüne kurulduğu binanın temelindeki en önemli taşlarından birini temsil eden yerdir Kandilli.

İki… Zonguldak bugün hala emeğin ve karaelmasın başkenti sayılmasının kökeni de aynıdır.  Bünyesinden üç il çıkaran Zonguldak’ı, en başta demir çelik sektörü olmak üzere, ulusal sanayi için cazip kılan da ilk adımı sözü edilen koşullarda atılan Taşkömürü üretimidir. Zonguldak’ın neolitik çağdan bu yana sınırlı sayıda insanın yaşadığı, bir bölümü ormanlık, bir bölümü kıraç, sazlarla çevrili derelerden oluşan vahşi bir bölgeyken, makûs tarihinin mağlup edilerek, bildiğimiz Zonguldak’ın kuruluş hikayesinin yazılmaya başladığı yerdir Kandilli.

Üç… Mübeccel B. Kıray hocanın, “Karadeniz Ereğli: Ağır Sanayiden Önce Bir Sahil Kasabası” adlı saha araştırması Karadeniz Ereğli’nin de “Bir Avrupa Kenti” iddiasının köklerinde Kandilli’nin bulunduğunu gösterir. Modern Karadeniz Ereğli’yi yaratan temel dinamiklerin ilk harekete geçtiği yerdir Kandilli. Sadece taşkömürü nedeniyle değil, bir kentin ekonomisi, sosyal yaşamı ve kültürel hayatında egemen olan entelijansiyasının  büyük oranda bu beldeye  bağlı olması nedeniyle de önemli bir belde burası. 

Bölgenin en önemli ortaokuluydu Armutçuk Özel Ortaokulu…. Erol Sağtekin, Sevil Sağtekin, Orhan Kartal, Kenan Duru, Şule Balaban, Adnan Çakmak… İlhan Beyin soyadını birçok kişi unutmuş nedense… Fakat Armutçuk Özel Ortaokulu’nda eğitim görüp de bugün çok sayıda makamı işgal eden veya geçmişte etmiş kişilerin, ekonomi ve kültüre yön veren kanaat önderlerinin nostaljik b ağlarla bağlı olduğu bir yer…

Bir zamanlar aynı anda üç sinemanın faaliyet gösterdiği, günlük gazetelerin bakkallarda satıldığı, İstanbul’un son modasının takip edildiği,  modern gezi parkurlarında yürümek, varagelden inerek denize girmek veya maden işçilerinin maaş aldığı günlerde ticaretini yapabilmek amacıyla Ereğli’den birçok kişinin EKİ’nin işlettiği trenle günübirlik gidip geldiği bir yerdi Kandilli. Zeki Müren’in bile yolunun bu beldeye –belediye sonradan kurulduğuna göre, o döneme köy mü demeli- düştüğünü bilir misiniz mesela?

***

O günlerde çekiç seslerinin yankılandığı, güneş battıktan sonra bile kaynak kıvılcımlarının aydınlattığı eski Kandilli Pazaryeri bölgesi bugün paslı kepenkler, dökülen  binalar, viran kapı ve pencerelerle, bir western filminin hayalet kasabalarını andırıyor.

Yüzlerce öğrencinin mağrur, sert adımlarla yürüdüğü Kandilli başındaki geniş yolu süsleyen Zafer Takı kaldırılmış, Varagel anıların gittiği gayya kuyusuna gitmeye yüz tutmuş, sarı renkli lojmanların arasında yürüyen cıvıl cıvıl kalabalıktan eser kalmamış. Sinemalar kapanmış, spor kulüpleri-Armutçukspor, Madengücü, Pazaryeri- tarih olmuş.

Büyük Kandilli ailesinin temelini oluşturan Madenci topluluğunun, 1980’li yılların başında EKİ’nin TTK’ya dönüşmesi esnasında, işletmelerin daha merkezi bir hale getirilmesi dolayısıyla azalması, özel sektöre devredilen Alacaağzı ocağının faaliyetlerine son verilmesi ikinci kez azalması, beldedeki –bizim de eğitim gördüğümüz- lisenin önce düz liseden Çok Amaçlı Liseye dönüştürülmesi, ardından öğrenci sayısının yeterli olmaması gibi olgular, beldenin hala tünelin ucunda ışığı göremediği anlamına geliyor olabilir.

***

Bu olgulara baktığınızda, beldenin koyu siyahla yazılan kaderi nedeniyle de sıradışı olduğunu düşünebilirsiniz.

Osmanlı İmparatorluğu’nda, İstanbul için Anadolu neyse, bugün Ereğli için Kandilli aynısıdır.  Kaynaklarını kullanırken muteber, iş yatırıma geldiğinde bakışların bir türlü dönmek bilmediği bir yer.  İş lafa geldiğinde, diller ahde vefa türküleri söyler ama icraata gelince, bu meziyet, sazan balığında kedi tüyleri kadar az bulunur nedense…

Bu belde coğrafi bakımdan uzakta değildir.   Ereğli kent merkezine  sadece on beş dakikalık mesafede bulunur. Coğrafi olarak ne kadar yakınsa, sahilde yürüyen ortalama bir Ereğliliye, ilçenin ekonomik ve sosyal hayatını belirleyen siyasilere, kamu idarecilerine, arz küresinin komşusu olarak bulunduğu diğer bir galaksi –mesela andromeda galaksisi- kadar uzak bir yer burası.

Taşkömürü falan işin vesilesi ama asıl Kandilli’nin bahtını karartan gerçekte bu uzaklıktan b aşka bir şey değildir.

***

Bugünlerde Kandilli’nin yeniden kent  merkezinin sosyal hayatına eklemlenmesi konusunda dağınık ve cılız da olsa bazı çabalar var.  Tren hattının turistik amaçlı olarak canlandırılması, eski tren bakım binasının kültür merkezine dönüştürülmesi ve Acheron vadisinin Kandilli’ye uzanan yol boyunca sayısı tam olarak kestirilemeyen çeşitli nostaljik unsurların turizme kazandırılması gibi…

Bunlar da olur ama Kandilli’nin yeniden hayat bulması için asıl yapılması gereken, OYAK’ın satın aldığı maden ocağının faaliyete geçmesini bir an önce sağlamak daha da anlamlı olacaktır. Ereğli-Zonguldak  karayolunun dışladığı beldenin içinden  geçen bir ana yol, bir tür raylı sistemle gidiş gelişin  sağlanması, beldeye bir üniversite birimi kazandırılması sağlanabilir.

Bunların hepsi veya bir kısmı, Kandilli’nin ilçenin sosyal yaşamıyla entegre hale gelmesi ve içinde bulunduğu karanlık tünelin ucunda, gün ışığının görülmesi sonucunu doğurur. 

Fakat en önce, icra makamındakilerin gerçekten kaçmak için başka yerlere bakma, meselelerin kuyruğuna başka meseleler takma, risk almamak için yapılması gereken yerine kolay olanı tercih etmesi huyunun değişmesi gerek.



YORUMLAR

Zeki İbik | 20 Kasım 2019
Kandilli imgesi şu an sadece "zamanında Kandilli´de..." diye başlayan kurgusuz, kısır ve günden yarına bir çıkış yolu önermeyen cümlelerle sınırlıdır. Kandilli ülke sanayisinin ilk yerleşkesidir. İşin ekonomik ve sosyal boyutunu da sevgili Hüseyin belirtmiş zaten. Ahlarla, vahlarla giderilecek bir yara değildir Kandilli.... Gelinen noktanın temel sorumluları gelmiş, geçmiş siyasilerdir, idarecilerdir.... Ve fakat bölge insanının talancı, yoksayan, tarih bilinci ve saygısından yoksun yapısı da bu berbat duruma çok fazla katkı sunmuştur... Eski lojmanların nasıl talan edildiğini, yerel halkın nasıl birbirleriyle yarıştığı o günleri halen hatırlıyorum. Yani bu iki temel sorun giderilmedikçe, Kandilli tarihi ve günümüzdeki artıkları hızla yokolacak. Yokolan da aslında bu toprakların tarihi ve tarih bilinci olacak. Teşekkürler Hüseyin....
Nazim Güner 1979 Armutcuk özel Ortaokulu mezunlarundan. | 20 Kasım 2019
ILhan beyin soyismi "Soysal" dir.Matematik ögretmeni Ömer Incesu`da A.Ö.Ortaokulunun önemli karakterlerindendi.
lütfi demirtaş | 20 Kasım 2019
İlhan beyin soyadı coşkun Hüseyin bey güzel bir yazı olmuş.
Veli erdoğan 49 yıl gökçeler muhtarlık yapmış tahir erdoğanın ogluyum | 26 Mart 2020
Hüseyin kardeşim 73 yaşındayım yazını okudum geçmişi hatırladım tsk.ederim birde neyren gökçelerin tarihini araştırsanız çok seviniriz kökümüzün nereden geldiği kesin bilinmez 3 kişinin denizden kaçıp neyren yerleştiği söylenir ama aslını bilmiyoruz tsk.ler
BURHAN DEMIR | 5 Kasım 2020
Kalemıne .yuregıne saglık kardesım Bolgeden cıkmıs ınsanların ve Stk bence daha cok sorumluluk alıp bolgeye projeler sunmalı veya yatırımlar gelmesı ıcın caba harcamalı bunu yapa bılecek cok ınsanımız var tekrardan yuregıne saglık
Tevfik İnce | 5 Kasım 2020
Kalemine sağlık kardeşim. İnşallah sesini duyan birileri olur da önerdiğin projeler hayata geçer.
Mesut | 5 Kasım 2020
Kaleminize yüreğinize sağlık
Neriman ulusoy ince | 5 Kasım 2020
Çok güzel olmuş hüsniye aker hocamızı da unutmayalım.
Ali Haydar İnce | 5 Kasım 2020
Çok güzel yorumladınız,Geyikbeli İlkokulu olarak 1979 yılında Ö Armutcuk Orta okulunun üst katında Geyikbeli İlkokulu olarak öğretime açılan okulun kurucu müdürlüpünü yaptım,yorumunuzu okuyunca duygu dolu anılar hissettim,emeğiniz için teşekkürler.
harun eryigit | 6 Kasım 2020
eline sağlık hüseyin kardeş üzerken sevinirdin ,düşündürürken duygulandırdın sağolasın
Ali Yücel kocaman | 27 Kasım 2020
Hüseyin bey teşekkürler,kandilliyi çok güzel anlattın.kandilli demek,Gökçeler,neyren,Kızılay,armutçuk,camlı,geyikbeli,aşağı kandilli,maden ocağı,özel okul demek.yusuf bozkurt,Erol Dağtekin,kenanduru,Orhan kartal,Şule hanımlar,Hüsniye Aker,kocası,okul md.muz ,ersel hoca,günay hoca ,Fuat hoca lar v.s.unutulmazlar.tabiki 3 tane denizimiz,Artvin,Trabzon,Ankara,İstanbul yolunun Atatürk büstünün oradan geçmesi,kömürlerin katır ile tasinmalarisinemaci beybaba,yüksel,burhan katıp,celal katıp,sendikacı Osman ipekçi ve yemekhane,pazaryeri sineması v.s unutulmaz.ne anlatsan az bilmeyen sadece okur.ben bildiğim için size binlerce kez teşekkür ediyorum


Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?


Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>

KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…


Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>

GEÇEN HAFTA, BU HAFTA


İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor…  Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>

BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…


Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>

İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…


2020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>

KÖŞE YAZARLARI

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
EREĞLİ ‘’DİNAMİKLERİ’’ ZAYIF
Nöbetçi Eczaneler

PİYASALAR

32,5889
34,8588
2.500,47

KDZ.EREĞLİ'DE HAVA DURUMU

parçalı bulutlu
parçalı bulutlu 14o

SON YORUMLAR