NEYİ BEKLİYORUZ?
Yıl 1876… Osmanlı Padişahı Abdülaziz tahttan indirilmiş, yerine 5. Murat geçirilmişti. Ancak dönemin münevverlerinin talebi olan meşrutiyeti gerçekleştirme ihtimali görülmeyince, yerine meşrutiyeti ilan etme sözü veren 2. Abdülhamit geçirildi. O günlerde Karadeniz Ereğli, kömürle üretim yapan büyük sanayi kuruluşlarının rüyasını gören bir balıkçı kasabasından başka bir şey değildi. At Kapısı diye bildiğimiz yeri kucaklayan dalgalar, kömür taşıyan mavnalar, köylerden bahçe mahsulünü, sepetler, süpürgeler gibi eşyaları satmak için nahiye merkezine gelen köylüleri düşünün… Nahiyede kaymakamlık kurulmasının üstünden henüz yedi yıl geçmiş, belediyenin kurulmasına daha dört yıl vardı.
O günün geleceği olan bugünün temelleri, ülkenin belli başlı birçok yerinde olduğu gibi Karadeniz Ereğli’de de atılıyordu. Ereğli Hastanesi böyle bir dönemde, 25 yataklı olarak kuruldu.
Yirminci asrın ilk yıllarında hastanenin adı, ülkenin birçok yerinde ortak bir isim olarak belirlenen Memleket Hastanesi’ne dönüştürüldü. 1956 yılında ismi yeniden değişti, Ereğli Devlet Hastanesi oldu. Dört yıl sonra yatak sayısı ikiye katlanarak 50’ye, bundan yedi yıl sonra ise yeniden katlanarak 100’e çıkarıldı. Bu dönem, aynı zamanda ülkenin en büyük sanayi kuruluşlarından Erdemir’in kurulmasıyla, Ereğli’nin bir balıkçı kasabasından sanayi kentine dönüşümünün, bir boom city oluşumunun hikâyesidir. Yeni bir gelecek arayan insanlar, ülkenin dört bir yanından, Trabzon’dan, Rize’den, Çankırı’dan, Yozgat’tan ve bilcümle vilayetlerden akın akın Ereğli’ye gelerek yeni bir demografik yapının ve farklı bir geleceğin yapı taşlarını oluşturdu.
Hastane 21. Asrın başında yeniden bir değişim sürecine girdi. 2005 hastane için önemli bir yıl oldu. SSK ve Devlet Hastanelerini birleştiren düzenleme uyarınca, ilçedeki iki hastane birleştirilerek Karadeniz Ereğli Devlet Hastanesi adını aldı. İki bina aynı alanda bulunduğundan bu düzenleme zor olmadı. 100 yataklı ve 235 yataklı iki hastanenin toplam yatak kapasitesi böylece 335 oldu.
Hastanenin serüveni, 2011 yılında yeniden gündemin merkezine oturdu. Yeni bir hastane inşaatı için önce Osmantepe denildi, olmaz denildi, belediyenin Ömerli’deki arsasında karar kılındı. Aynı yıl inşaata başlandı ve 3 yıl geçmeden (İnşaata 1 Kasım 2011’de başlandı, hizmete 28 Eylül 2014’te girdi) taşınma işlemleri tamamlanarak hasta kabulüne başladı.
2018 yılının son günlerinde ortaya çıkan Koronavirüs salgınıyla mücadelede ilçenin salgınla mücadelesinde amiral gemisi olan, yorucu olduğu kadar başarılı bir çalışma yürüten Devlet Hastanesi’nin evveliyatı böyle…
***
Tarihi olaylar gerçekleşirken, başka tarihi gelişmelerin kapısını aralar… Ereğli Devlet Hastanesi’nin taşınmasının ardından da aynısı oldu.
Yıl 2014… Hastanenin Ömerli’ye taşınmasının ardından, boşaltılan binaların bulunduğu alanda bir üniversite kampüsü kurulması için Karadeniz Ereğli Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi’nin başını çektiği bir kampanya başlatıldı. 2014 yılında gerçekleştirilen yerel seçimler ve 2015’te yapılan genel seçimlerin ana temalarından biri bu konu oldu. İlçeye gelen bakanlar, tahsis işleminin yapıldığı müjdesini verdi.
Ama ilçede bir üniversite kurulması fikri yeni değildi. Ereğli’de üniversite altyapısı ise yaklaşık yarım asırlık bir geçmişe sahip. İlçede 1976 yılında kurulan ilk yükseköğretim kurumu olan Ereğli Meslek Yüksekokulu’nun önce Gülüç’e, sonra da 1991 yılında Alaplı’ya taşınmasının ardından, 1997 yılında hayırseverlerin katkısıyla kurulan Ereğli Eğitim Fakültesi ile ilçe, ilk yerleşik fakülteye kavuşmuş oldu. Halen eğitime devam eden Fakülte, uzun süre ilçedeki tek fakülte oldu.
2005 yılında daha sonra Denizcilik Fakültesi’ne dönüşecek olan Denizcilik Yüksekokulu, 2012 Yılında Ereğli Meslek Yüksekokulu, ardından da 2016 yılında kurulan Turizm Fakültesi ile ilçede kayda değer bir üniversite altyapısı oluştu. Ancak bu okulların bina yetersizliği ve birimlerin birbirinden uzakta konuşlanması nedeniyle ilçede bir üniversite kurulması fikri kamuoyunda her geçen gün daha da ön plana çıktı.
2012 yılında Zonguldak Karaelmas Üniversitesi, ismini Bülent Ecevit Üniversitesi olarak değiştirirken, Karaelmas Üniversitesi’nin isminin değişmemesi, Bülent Ecevit Üniversitesinin de Karadeniz Ereğli’de kurulmasına yönelik girişimlerde bulunuldu, ancak netice almak söz konusu olamadı.
Ağustos 2015’te dönemin Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer, Ereğli Belediyesi’ne yaptığı bir ziyarette, eski hastane alanının bir kampus için en uygun aday olduğunu söyledi. O günlerde söylenenler, projeyi TSO’nun üstleneceği, Erdemir, Türk Metal gibi kurumsal yapılardan destek beklendiği şeklindeydi. Aynı yılın sonuna doğru hastane binalarının yıkımı gerçekleşti, hafriyat çalışmaları yeni yılın ilk aylarında tamamlandı.
Söz konusu alanda, Nato hattı, Anıtlar yüksek kurulu, askeriye şerhi ile ilgili sorunlar gündeme geldi. Hepsinin nasıl aşıldığını anlatmak bu yazının kapsamını aşıyor. Ancak bu sorunlardan sonuncusu olan Askeriye şerhinin şartlı şekilde aşılması 2021 yılında gerçekleşti. İnşaata ise (yine hayırsever katkılarıyla) yaz aylarında başlanacağı açıklandı. Kampüs meselesinin ana hatları da böyle…
***
Anlaşıldığı kadarıyla, 2015 yılında maliyet hesapları yapılan kampus projesinin onay sürecinin tamamlanması bekleniyor. Temel atma işleri o kadar çok ertelendi, o kadar çok engel çıktı, o kadar ayak süründü ki, insanın bu işin nihayete ereceğine inancı azalıyor. Yarın ihale yapılıp inşaata başlanmış olsa, öğrenci kabulünün gerçekleşmesi için yeni engeller çıkarılıp çıkarılmayacağı, hizmete girmek için yurt binaları, altyapı meseleleri gibi sorunların çözümünün işi geciktirip geciktirmeyeceği geliyor insanın aklına.
350 yataklı devasa bir devlet hastanesi üç yıldan kısa bir sürede hizmete girdiğine göre, istenilince sonuç alınabiliyor diye düşünmek de mümkün. Fakat dört başı mamur devasa bir üniversite kampüsünün kurulabileceği yedi yıllık sürede, bir ilçe kampüsüne başlanamamış olmasını nasıl açıklamalı? Bir isteksizlik var diye düşünmek mi gerekiyor?
Yaz aylarında temelin atılabileceği söyleniyordu. Yaz yarıyı geçti ve hala temel için bir tarih ortada yok. İşte Ağustos geldi, sonrası eylül… Güz geliyor. Kampüs umutları da yeni bir yılın baharında açmak üzere yeniden sararıp dökülecek mi? Elini taşın altına koymaya gönüllü bunca hayırseverimiz varken, niye sağlık alanında yaşanan dönüşümü eğitim alanında gerçekleştiremiyoruz?
Neyi bekliyoruz?
YORUMLAR
Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar
NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
24.7.2023 15:12 9571Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>
KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…
20.6.2023 13:54 2228Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>
GEÇEN HAFTA, BU HAFTA
9.2.2023 15:05 2098İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor… Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>
BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…
1.1.2023 13:20 1823Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>
İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…
23.12.2022 17:05 15962020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>