ANA SAYFA
GÜNDEM
SİYASET
EKONOMİ
MAGAZİN
EĞİTİM
SPOR
KÜLTÜR-SANAT
SAĞLIK
KÜNYE
İLETİŞİM

“MİZANSENLİ” POSBIYIK KLASİĞİ…

   
Hüseyin AKSAKAL - DÜNYA HALİ Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın, mensubu bulunduğu CHP’nin ilçe başkanı –ki parti protokolünün ilçedeki en üst düzey temsilcisi oluyor – Eylem Ertuğrul’a, kendisinin kurultay delegesi yazılmaması ile ilgili  “Yalancı, lobinin emirlerini yerine getiriyor” gibi ifadeleri, gündeme bomba gibi düştü.

Posbıyık’ın tavrı aslında beklenmedik bir şey değildi. Eylem Ertuğrul’un Neriman Posbıyık ile girdiği delege seçimlerinin ardından, tek aday olarak girdiği ve atanmış ilçe başkanlığı görevini delegelerin oylarıyla tescillediği ilçe kongresinden sonra yazdığım bir yazıda, aynen şunları yazdım:

“İl Delegelerine bakıldığında, Ünal Demirtaş’a da, Halil Posbıyık’a da yakın isimler olduğu görülüyor. Eylem Ertuğrul’a yakın görülen isimler de var. Burada mesele, CHP içindeki grupların, il kongresi ve büyük kurultayda yekpare bir grup halinde hareket edip edemeyeceğinde düğümleniyor. Eğer böyle olacaksa, Ertuğrul’u CHP içindeki farklı grupların ortak kümesi olarak değerlendirmek mümkün, fakat her grup kendi rotasında ısrarcı olacaksa, bu kez de yeni örgüt yönetiminin etki gücünün sorgulanması gerekecek (…) Bir başka mesele de yerel yönetimin CHP örgütünü yönlendirmek için bugüne kadarki zorlayıcı girişimlerini terk  edip etmeyeceği. Kimi zaman genel merkezle çatışmayı bile göze alabilen, partinin yereldeki icra makamı olan belediye başkanlığının, siyasi olarak kendi sınırlarının içine çekilmesi mümkün olabilecek mi diye geliyor akla…

POSBIYIK’IN TEKERRÜR EDEN TARİHİ

İlçe Başkanı Ertuğrul’un Posbıyık’ın söylemlerine karşı söylenecek sözü olduğuna şüphe yok. Şu ana kadar bir şey söylemedi ama bu ayrı bir mesele. Söylediklerinin arkasında dursa Belediye ile ipler kopacak, hata yaptığını söylese kendisi zorda kalacak. Yanlış anlaşıldım dese, bu kez de örgüt içi iletişim sorunları gündeme gelecek.

Fakat her şey bir yana, Posbıyık’ın açıklamaları kişisel tarihinin bir tekerrürü olarak algılanabilecek bir boyuta da sahip. 2009 yılında seçimi birlikte yürüttüğü Yaşar Balcı ile de benzer sorunlar yaşadı. Daha sonra Hayrettin Kartal, Şerif Sertan Ocakcı, Sevdekar Aras, hep Posbıyık’ın şu veya bu şekilde kaldığı ilçe başkanları oldu.  Önceki dönem milletvekilleri Ali İhsan Köktürk, Ali Koçal, kendisi hiç yerel siyasete dahil değilken, hapiste vekil seçilen Mehmet Haberal, görevdeki milletvekili Ünal Demirtaş hep Posbıyık’ın dönem dönem oklarının hedefinde oldu. 2011 yılında, kendisine vekillik için beklediği işareti vermeyen zamanın CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin bile Posbıyık’ın belagatından payını alanlar arasında…

Mesele sadece siyasetle sınırlı da değil. Erdemir ile son dönemde yüksek perdeden yaşanan ve en nihayetinde komodinin kilitli bir çekmecesini boylayan kocaman laflar da bu tekerrür zincirinin bir halkası olarak görülmeli.  Türk Metal Sendikası ile önceki dönemlerde yaşanan sorunlar da öyle. Bir keresinde devlet memuru olduğundan kendini kamuoyu önünde eşit güçle savunması mümkün olmayan bir okul müdürü hakkında bile ağır ifadeler kullanmıştı. Mesele de okulun istinat duvarının yeriyle ilgiliydi. Kimi zaman kendisini eleştiren basına karşı bir belediye başkanlığı makamının ağırlığına pek münasip olmayan sert tutumlar içine girdi vesaire vesaire…

KLASİK FİLMLERİN SONU

Anlayacağınız Eylem Ertuğrul hakkında söylenenler, daha önce başkaları hakkında söylenenlerin bir tekrarı,  adeta bir Posbıyık klasiği.  Kurultay delegesi yazılmadı diye ilçe başkanını bu şekilde töhmet altında bırakmak, yerinde bir tepki midir, yoksa amacı aşıyor mu takdir kamuoyunun mutlaka.  Sebep, gerçekte delege yazılmaması mıdır? Kim bilir, belki de kendisinin desteklediği İl Başkanının, ilçesindeki il delegelerinin oylarını kanalize edememesi nedeniyle kaybetmiş olmasından duyduğu derin kederdir bunun nedeni…

Neden ne olursa olsun, klasiğin devamı var.  Bir süre sonra söylemler yumuşar,  sert  sözleri çekmeceye kilitlenir, babacan, herkesi kucaklayan belediye başkanı, sevginin, barışın ve dostluğun havarisi harmanisini yeniden giyer. Daha evvelce, bir dünya laf ettiği Mehmet Haberal, Oğuz Özgen gibi isimlere Sevgi Barış Dostluk ödülü vermesi, yorgan gittikten sonra kavganın bittiğini akla getirecek şekilde, on yıl önce kutuplaştığı Yaşar Balcı’yı bugün belediye meclis üyesi ve parti sözcüsü olarak değerlendirmesi gibi… (Nedense 19 belediye meclis üyesinin imzası bulunan Posbıyık’a destek açıklamasında Balcı’nın ismi yok)

MİZANSEN Mİ?

Haberlere yansımayan bir not daha… Posbıyık, Ertuğrul hakkında söylediklerini İş makinelerinin tanıtımının ardından,  gazetecilerin sorusu üzerine cevap verirken söylüyor.

Bu olay aynen şöyle oldu: Posbıyık araç tanıtım konusunda, birazını irticalen yaptığı, birazını da önündeki kağıttan okuduğu açıklamasını tamamlıyor. Sonra belediye basın bürosu görevlilerinden biri  ‘Basının sorusu var’ diyerek başkana bilgi verdi. Gazetecilerden biri, başkana kurultay delegesi yazılmamasına ilişkin soruyu sordu. Başkan Eylem Ertuğrul’un lobi etkisi, hatta emri altında kaldığı vesaire konuşma böyle başladı. Başkan, ara ara elindeki küçük not kağıdına bakarak konuşmasını sürdürdü. İnsanın aklına, spontane, beklenmedik bir anda gelişen bir olayda, not kağıdına bakmanın –önceden hazırlanmadan mümkün olmayan bir şey –  anlamının ne olabileceğini soruyor… Bir mizansen mi var acaba? Başkan alana, bu soruların sorulacağını bilerek veya sorulmasını ayarlayarak gelmiş olabilir mi diye geliyor akla.

Sonra altı belediye meclisi üyesinin Ertuğrul’a gidişiyle ilgili sözler… Belediye başkanı kendisinden habersiz gittiğini söylediğine göre meclis üyeleri başkanın siyasi hamleleriyle başkandan daha ilgili demek ki? Bu pek akla yakın gözükmüyor.

TERCİH MESELESİ

Aslında böyle işlerin halledilme yolları bellidir. Siyasi partilerin bu konularda belli kurumsal yöntemleri vardır ve parti içi ihtilafların büyük b ölümü partilerin kurumsal yapısı içinde çözülür, kırılan  kol yen içinde kalmış olur.

Ama daha önceki örneklere bakılırsa,  böylesi Posbıyık’ın tercih edebileceği bir yöntem değil galiba…  



YORUMLAR


Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?


Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>

KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…


Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>

GEÇEN HAFTA, BU HAFTA


İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor…  Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>

BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…


Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>

İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…


2020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>

KÖŞE YAZARLARI

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
EREĞLİ ‘’DİNAMİKLERİ’’ ZAYIF
Nöbetçi Eczaneler

PİYASALAR

32,3775
34,9664
2.325,45

KDZ.EREĞLİ'DE HAVA DURUMU

parçalı bulutlu
parçalı bulutlu 16o

SON YORUMLAR