MESAİ DIŞINDA KAR KÜRÜYEN TEMİZLİK İŞÇİSİ

Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

Kar yağdı, yollar kapandı, elektrikler kesildi.  Sosyal medya yıkılıyor, belediye sınıfta kaldı, elektrik şirketi üstüne düşeni yapmadı, doğalgaz yok, öğrenciler uzaktan eğitime katılmakta sıkıntı yaşıyor.

Elektrik şirketi, yollarda biriken karlar yüzünden onarım çalışmalarının uzun zaman aldığını açıklıyor, Belediye enerji kesintileri haricinde sorun olmadığını açıklayarak hedef saptırmaya, işi özel idareler ve belediyelere paslamaya uğraşıyor.  Doğalgaz firması, elektrik kesintilerinde şalteri indirmezseniz sistem arızası olur falan diyor.  Herkes kendi açısından sorumluluğu bir diğerine atmaya çalışıyor.

Çalışıyor da netice değişmiyor.  Köylerde ve şehrin kimi bölümlerinde günler süren elektrik kesintisi, soğuk evler, kapalı yollar, pandemi döneminde uzaktan eğitime erişemeyen öğrenciler, ne yapacağını şaşıran ve öfkesini dile getirmek için her yolu deneyen vatandaşlar…

Ve emekçiler… Bir temizlik işçisi mail atmış. “İkinci bir emre kadar mesaimiz bitmesine rağmen evimize gitmemize izin verilmiyor. Sesimizi duyurmamız için yardımınızı istiyorum” diyor.

Elektrik firması çalışanlarından birinin eşi sosyal medyada “Niye size elektrik sağlamak için bu kış kıyamette evlerinden uzakta canlarını dişlerine takan emekçilerin moralini bozuyorsunuz” diyor.  Klavyeciler “Yok be abla, sizinkilere değil, şirkete söylüyoruz” diyorlar…

ÖNGÖRÜSÜZLÜĞÜN MAZERETİ…

Meselenin birçok boyutu var…

Elektrik kesintileri nedeniyle vatandaşın tepkisine yol açan şirket, yaz aylarında orman işletme müdürlüğü ile bir protokol çerçevesinde, elektrik tellerine zarar verecek ağaçların tespiti ve budanması işleminin yürütülmesini sağlasaydı, binlerce trafo bölgesinde yaşanan elektrik kesintilerinin önemli bir bölümü muhtemelen hiç yaşanmayacaktı.

Kar yağışı öncesinde “Ekiplerimiz hazır, şu kadar ton tuzumuz var, araç parkımız şöyle böyle” diyen belediye yöneticileri, umduklarından daha fazla kar yağınca, yolların  açılış programını açıklayacaklarına veya ne bileyim, “kar yağışı bekleneni aştı, vatandaşlarımızdan özür diliyoruz, en kısa zamanda temizleme çalışmalarını tamamlayacağız” falan diyeceklerine,  kendi sahalarında sorun yokmuş gibi, başka sorunsal alanlara, elektrik ve doğalgaz sistemlerine eleştiriler yöneltiyor. Bunun topu taca atmak dışında bir anlamı yok oysa.

Yollar kapalıysa belediyenin, elektrik kesikse, doğalgaz yoksa ilgili firmaların üstlerine düşen sorumlulukları görmezden gelme hakkı yoktur oysa… Mazeret  üreterek veya kafayı başka tarafa çevirerek sorunları ortadan kaldıramaz, sıkıntıları gideremezsiniz oysa…

BAŞKASININ KAZANDIĞI ZAFERİN NARASI

Öngörüsüzlüğün faturasını hep emekçiler ödemiştir, bu kafayla giderse ödemeye de devam edecektir.

Belediyenin iş makinelerini kullanan operatörler, kaldırımda mesai mefhumunu ve insanın tahammül seviyesini aşan bir tempoyla kar temizlik çalışmasını yapan emekçiler, enerji iletimini yeniden sağlamak için Türkiye’nin en zorlu coğrafyalarından birinde, en zor arazi koşulları altında, en feci hava koşulları altında çalışan emekçiler,  yumurta kapıya dayanmadan aklı başına gelmeyen yöneticilerin öngörüsüzlüğünün sonuçlarına vatandaş katlanmasın diye var güçleriyle çalışmalarını sürdürüyorlar. Yazık ki bir demeç verip, yaşadıklarını anlatma imkânları bile yok.

Olmadığından, yarın veya öbür gün belediye başkanı, elektrik şirketinin bölge temsilcisi, doğalgaz şirketi yöneticilerinden biri bir açıklama yaparak, “Zorlu bir süreçte, elden gelenin en iyisini yaptıklarını ve sorunların tamamını giderdiklerini” ifade eden açıklamalar yapacak, bundan sıkıntıları yaşayan herkesin kabul edeceği bir zafer senaryosu üretecek.  Ekipleriyle canhıraş mücadele ettiklerini, vatandaşın sıkıntısını asgariye indirgemek için savaştıklarını ifade edecek ve zafer naraları atacaklar.  

MİNNET…

Böyle durumlar yaşanıp geçtiğinde, çoğu kişi büyük organizasyonların en ufak birimlerini atlayarak, sıkıntıları yaşanmasının asıl sorumlusu olan kişilerin zafer naralarını hatırlar. Başka bir deyişle, sıkıntı bittiğinde, sadece hatırlanması istenen şeyler hatırlanır. Geri kalanlar verilen emeklerdir.

Tıpkı bir savaşta zaferin sahibinin komutan veya kral olduğu gibi, elleri, ayakları üşüyerek—bunun ne kadar yakıcı bir duygu olduğunu, soğuk havada bir demir parçasına yapışmamış kişiler anlayamaz—bu çetin mücadelede netice alınmasını sağlayan emekçiler sanki hiç var olmamış, neticede hiç etkileri yokmuş gibi unutuluşun karanlığına terk edilecek.

Yine de zihni aykırı şekillerde çalışan bazı kişiler, hatırlanması istenmeyen şeyleri, en baştaki basiretsiz, öngörüsüz tutumları, , hiç olmamış sayıldığı anda bile  sıkıntıları, sorunun çözümü için herkesten fazla bedel ödeyenleri hatırlar, başkasının kazandığı savaşlar için zafer naraları atanların çocuksu, şen, cahil, ikiyüzlü ve zalim toyluğunu, cari toplumsal psikoloji içinde dışlanma pahasına  yüzlerine vururlar.

Velhasıl söylenmesi gereken, elektrik hatlarını onarmak, yolları açmak, çöpleri toplamak, doğalgaz akışını sağlamak için mücadele eden; zemheri soğuğu, kar fırtınası, ulaşım sıkıntıları içinde çalıştıkları hastaneler ve sağlık kurumlarına inatla giden, tedarik zincirinin devamı için çoğu kişinin göze alamayacağı şeyleri göze alan emekçilerimize;  öngörüsüz yöneticilerimizden daha fazla minnet borcumuz olduğudur.

Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar