DEPREM... ACIMIZ ÇOK BÜYÜK

Derya Akbıyık OLAYLARIN İÇİNDEN

Yüzyılın faciası.

Geçti. Çok büyük acılar yaşanıyor.

Halen daha yaşanıyor.

Bir yanda vefatlar.

Yaralılar. Diğer yanda mucizeler yaşanıyor.

Doğal afet. Deprem faciası.

Hem de peş peşe yaşanan kara depremi.

Her iki deprem de.

Aynı ilde. Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi.

Elbistan -Afşin ilçesi.

Şiddeti 7.7 ve 7.6

Birçok da artçı ise altı ile yedi arası gerçekleşti.

Tam on ili kapsayan. Etkileyen.

İl merkezi. İlçeler. Beldeler. Kırsalımız.

Çok büyük etkilendi. Tabi ki birinci sırada.

Kahramanmaraş. Hatay.

Adıyaman. Malatya.

Diyarbakır. Şanlıurfa.

Tam on ilimiz. Peş peşe iki depremle sarsıldı.

Tüm bu iller birbirine çok yakın.

Kahramanmaraş'a bir saatlik uzaklıkta.

Adıyaman. Gaziantep.

Hepsi  çok yakın.

Gaziantep seksen kilometre.

Adıyaman 90 km.  Birbirine bu kadar yakın iller tabi ki depremden bir hayli etkilendi.

Adana çabuk toparladı.

Kilis öyle. Diyarbakır ve Şanlıurfa da toparlandı diyebiliriz.

Geri kalan altı ilde ise çok büyük yıkım var.

Gaziantep merkezi kısa sürede toparlanır.

Normale döner. Ama ilçeleri çok zor.

İlçelerinin birçok yerle bir olmuş.

Toparlanmamız o bölgelerde çok zor.

Tabi ki bir şekilde zaman dahilinde normale döneceğiz.

Adıyaman kent merkezi yerle bir olmuş durumda.

Valilik binası sağlam.  Devlet hastanesi sağlam.

Üniversite sağlam. Türkiye petrolleri sağlam.

Valilik haricindeki diğer kamu kurum ve kuruluşların hepsin de hasar var deniliyor.

Adıyaman merkezinde ki Zonguldak gibi tek taraflı olan caddesini sağlı ve sollu binalarının birçoğu yıkılmış.

Adıyaman iline gitmiş , görmüş ve kalmış bir gazeteci olarak bu değerlendirmeyi yapıyorum.

Bu bölgede ki cemiyet başkanlarımdan tüm bilgileri alıyorum.

Hasarın boyutunu.

Can kayıplarının genel konumunu ve sayısını.

Hasarlı binalara kadar birçok tespitler tarafımıza yapılıyor.

Çok ağır bir deprem geçirdik.

Telafisi çok da kolay değil.

On ili adına dört il toparlandı.

Toparlanıyor.

Daha çabuk toparlanacaktır.

Ama geri kalan altı il.

Adıyaman ‘da dahil.

Çok ağır deprem bilançosu var.

Adıyaman'ın yüzde yetmiş hasarı var deniliyor.

Bakınız  bölge deki TOKİ evlerinin.

Binalarının hepsi sağlam. Hiçbir şey olmamış. Allaha şükür sapasağlam duruyorlar.

Maşallah diyelim.

Ama özel inşaat firmalarının yaptığı, yeni binaların  yıkılmasını bir türlü kabul edemiyorum.

Nerede zemin etüt.

Nerede radyal temel.

Nerede katlı imar durumu ve konumu.

Nerede hazır beton derecesi.

Nerede?

Daha soracak o kadar çok konu başlığı var ki

Şimdi önce enkaz altından vatandaşımız çıkartmak.

Sonra enkaz hafriyatımızı temizlemek.

Sonra da yeni toplu konutları yatay mimari ile yapmak.

Kalıcı konutlara depremzedelerimizi yerleştirmek.

Tabi ki bu arada ilk ve orta lise dengi okullar bir hafta daha ertelendi.

Okul tatili bir ay oldu diyebiliriz.

 Önümüzdeki hafta sonu okullarımız inşallah açılacak.

Allaha şükür deprem bölgesinde okullarda hasar olmadığının müjdesini almıştık.

Sayın Bakanımız Prof. Dr. Mahmut Özer, bu konuda depremin ilk günü ve peşine Milli Eğitim bakanlığına bağlı okullarımızda hasar olmadığını, sağlam olduklarını müjdelemişti.

Çünkü Sayın bakan döneminde tüm okullar tadilat.

bakım ve onarımdan geçmişti.

Hatta güçlendirmeler bile yapılmıştı.

İlk, orta ve lise dengi okullarımız hiç olmazsa deprem bölgesinde eğitime başlasın.

Üniversiteler için süresiz eğitim ertelendi.

Bu mecburi bir durum.

Üniversitelerimiz salgın hastalık nedeni ile zaten iki yıl yüz yüze kayıplarımız vardı.

Bu dönem ikinci yarı yıl adına aslında hiç iyi olmadı.

Tabi ki yüz yüze eğitim adına.

Üniversitelerimizde çok önemli.

Yeni neslimiz yetişiyor.

Diğer tarafta da deprem mağdurlarımız var.

KYK yurtlarımız depremzedelere tahsis edilecek.

Keşke bu konuda bir başka B veya C planlarımızda olsa.

Konut olayı çok önemli.

Devletimiz tabi ki en iyisini bilir ve karara bağlar düşüncesindeyim.

Bizlerde görüşlerimizi ilettik.

Üniversitelerinde açık olması önemli ve değerli.

Cumhurbaşkanımız  Recep  Tayyip Erdoğan, tün bölgeyi.

On ili inceledi.

Yerinde gördü.

Tüm çalışmaları bizzat takip etti.

Tespitler yaptı.

Halkımızın acısına ortak oldu.

Başsağlığı diledi. Yaralılarımıza şifa, sıhhat  ve sağlık temennisinde bulundu.

Cumhurbaşkanımızın o bölgeyi gezmesi, halkımızla bir arada olması moral verdi.

Güç verdi.

Devletimizin halkına sahip çıktığını gösterdi.

Seferberlik durumunun devamlılığı açısından da çok önemliydi.

Gelecek günlerde neler yapılacağının da bizzat o bölgeden söylenmesi de çok değerliydi.

Bir yılda o bölgeyi tekrar eski günlerine döndüreceğiz.

İnşallah bu zor günlerde geçecek.

Deprem doğal afetinden tam 13.5 milyon vatandaşımızın doğrudan etkilendi.

Suriyeli sığınmacılar da tam 1.7 milyon.

Toplamda  on beş milyon üstü bir rakam.

Tüm Türkiye.

Yetmiş bir il depremden etkilenen  halkımıza .

Vatandaşımıza bakacağız

Çok çalışacağız, bakacağız.

Mesai yapacağız.

Yine bakacağız.

Hafta sonu Zonguldak'ta il geneli tüm devlet kurumları mesai yaptı.

Çalıştı.

Görev başındaydılar.

Bu saatten sonra hayat normale dönene kadar hafta sonu tatili yok.

Çok çalışmak var.

Deprem sonrası çalışmalar bölgede yoğun sürüyor.

Madencilerimiz orada.

Yerel yönetimlerimiz orada.

Zonguldak orada.

Tabi ki diğer illerde orada.

Çok yiyecek gitti.

Çok gıda gitti.

Artık dur diyelim.

Müsriflik yaratmayalım.

Bir dur molası verelim.

Nakdi yardımların önünü açalım.

Birçok  yardım yapma adına gitmek isteyen, depremi yerine görmek isteyenlerde var.

Yapacağınız yardım tutarı kadar araç parasına ödeme veriliyor.

O zamanda bu durum inandırıcılığını kaybediyor.

Parasını başkasının verdiği araçla herkesi gezdirir gibi o bölgeye getirmek çok da kabul edilebilir durum değil.

Kiralık araçlarla yapılan bu işler çok da hakkaniyetli olmuyor.

Tribüne oynama durum ve konumu

Pes dedik.

Tam 1000 KM. uzaklıktan bahsediyoruz.

Söz ediyoruz.

Dediğim gibi hiç kimse gezi amaçlı o bölgeye gitmesin.

Turistik hiç gitmesin.

Zaten olağanüstü hal var.

Herkes nakdi yardım yapsın.

Devlet kurumları zaten diğer ihtiyaçları alır ve yerine ulaştırır.

O nedenle nakdi yardımın önünü açalım.

Herkesi bu konuda seferberliğe davet edelim.

Dediğim gibi artık gıda ve giyecek yani ayni yardımına mola.

Nakdi yardıma evet devam diyelim.

Güçlü Devlet.

Güçlü Türkiye.

Şimdilik nokta.

Deprem ile ilgili yazılarımız doğru bilgiler ışığında  detaylı sürecek.

Derya Akbıyık OLAYLARIN İÇİNDEN Tarafından Yazılan Son Yazılar