ANA SAYFA
GÜNDEM
SİYASET
EKONOMİ
MAGAZİN
EĞİTİM
SPOR
KÜLTÜR-SANAT
SAĞLIK
KÜNYE
İLETİŞİM

ARAMA EKİBİYLE KENDİNİ ARAMAK…

   
Hüseyin AKSAKAL - DÜNYA HALİ Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

Şaşırıyoruz mu desem bilemedim. Aslında en şaşırtıcı olayların kendi içinde çok sıradan koşullar arasında yaşandığını ihtimal biliyoruzdur da  “şaşırmış rolü” yapıyoruzdur.   

Bursa’nın İnegöl ilçesinde kayıp ihbarı yapılan bir kişi, kendisini arayan ekiple birlikte arama çalışmalarına katıldı.

Akşamdan kalma… Bu tabir, bir akşam önce içilen içkinin, ertesi sabah bıraktığı baş ağrısı, biraz da duyuların tam fonksiyonlarını kazanmamış olmasını içeriyor. Adam aranan kişinin kendisi olduğunu öğrenince, “ben buradayım” diyor ama arama çalışmalarına katılan kişiler arasındaki arkadaşı doğrulayana kadar inandırmakta zorluk çekiyor.

Olay dünya çapında haberlere konu oluyor. Hepimiz, kendimizi kaybetmiş de sonradan bulmuş olduğumuzdan(!),  kendini arayan arkadaşa bıyık altından gülüyoruz.

Fakat bu kadar özgüven kabızlık yapar. Olağandışı olayların hep kendisi dışındakilerin başına gelebileceğine inanan insan yanılgı içindedir ve iİlk düğme yanlış iliklenince, geri kalan tüm düğmeler de yanlış iliklendiğinden, her türlü dış müdahaleye açık kalmak olasıdır.

***

İnsanın en kolay sömürülen iki duygusu umut ve korkudur. Dolandırıcılar temelde bu iki duygudan beslenir. Umut dedikse şirinlik anlaşılmasın. Bu bağlamda dolandırıcılık, daha fazla parayı, kısa yoldan kazanmayı umut eden dolandırıcılar, daha fazla parayı kısa yoldan elde etmeyi umut eden saf kişileri kandırmasıdır.  Korku bağlamında dolandırıcılık ise,  temelsiz bir suçluluk duygusuna sahip kişilerin, aklanmak için düştükleri denizde yılana sarılması…

Dünya çapında olmasa da ülke çapında haberlere konu olan başka bir kişi de İsparta’da 45 milyonluk bir servete ortak olacağı yalanına kanıp,90 bin lira kaptıran 70 yaşında kişiyle ilgili.

Bu adamcağız, “Çifte Zoka” yöntemine de maruz kalıyor. Kendisinin polis olduğunu söyleyen dolandırıcılar, daha önce kendisini 90 bin lira dolandıran kişilerin bulunması için savcılık talimatıyla çalışma yürüttüklerini söylüyor. Adamcağız, parayı çekenlerin yakalanması için 15 bin lira kredi çekip yeniden verilen hesaba yatırılıyor.

Daha sonra ikinci grup dolandırıcıların telefonuna ulaşamayınca yine dolandırıldığını anlıyor.

Aynı minvalde devam… Afyon’da bir kişiye oynadığı iddaa kuponundan 4 bin lira çıkıyor. Fotokopiyle kuponu çoğaltan şahıs, iddaa bayilerine giderek, “3 bin 600 lira üstündeki ödemeleri bayiler yapmıyor, bu saatte bankalar kapalı, sen bana 3 bin 600 lira ver, sen  de sebeplen” diyerek para topluyor. Sonra vın…

Daha fazla parayı kısa yoldan kazanmaya çalışan uyanıkların, kendisi kadar uyanık başkalarına çattığı da vakidir.

 Bir olayda, dolandırıcıların aradığı  genç, “Konya’da 40 bin liralık altınım var, ama yol param yok” diyor. Dolandırıcılar 500 TL uçak parası yolluyor. Böylece ava giden avlanmış oluyor.

Aydın’ın Kuşadası ilçesinde yaşanan başka bir olayda, para istenen kişi, “Bu parayı bulmak için arabamı satmam gerek, ama üstünde 2 bin lira ipotek var” diyor. İyi niyetli dolandırıcılar, ipoteğin kaldırılması için parayı yolluyor. Dolandırıcıları dolandıran genç, “Bu kadar kolay olacağını bilseydim daha fazla para isterdim” diyor.

Bilmem bu gençler dolandırıcı sayılır mı?

Hepsi bu kadar değil… Vatandaş bunca dolandırıcı arasında kime nasıl inanacağını da bilmiyor.

2014 yılında, şimdiki Cumhurbaşkanı, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, dargın baba-kızı barıştırmak için devreye giriyor. Babayı arayarak kendini tanıtıyor. Baba, önce “Dalga geçmeyin” diyor, sonra da yanındaki arkadaşlarının “Kontör dolandırıcısıdır” uyarısı üzerine telefonu Başbakanın yüzüne kapatıyor. Bu gereksiz miktarda şüpheci baba, yüklü bir paraya ortak edileceği veya başka türlü bir yalan söylense belki de bu kadar dirençli olamazdı.

Bir yığın örnek yazılabilir ama netice değişmiyor. Boş umutlar kadar, temelsiz korkuların pençesinde savrulan bir topluma dönüştüğümüzü, kendimizi hileli hurdalı bir yaşamın içine kapattığımızı görebilmek için fazlasına gerek yok.

***

Bir yığın örnek yazılabilir -ki bir yandan bin tanesi daha akla geliyor- ama netice değişmiyor. Boş umutlar kadar, temelsiz korkuların pençesinde savrulan bir topluma dönüştüğümüzü, kendimizi hileli hurdalı bir yaşamın içine kapattığımızı görebilmek için fazlasına gerek yok.

Aslında bu işlerin daha masumları da kınanmadan yapılabiliyor. Çocuğunu sistemde belirlenenden başka bir okula kayıt ettirmek için kendine sahte adres ayarlayan ve başka bir öğrencinin oturması gereken sıraya kendi çocuğunu oturtan öğrenci velisi, dolandırıcı sayılır mı sayılmaz mı?

Şehirde yaşayan ama sırf köyündeki muhtarlık seçiminde akrabası veya dostunun adaylığını desteklemek için nüfusunu geri taşıyan, seçimden sonra yine eski adresine dönen seçmen, hile yapmamış mıdır?

Fiyat spekülasyonu, kantar hileleri, borsa oyunları, bin bir türlü başka yolun yolcularına üçüncü günden sonra “Beyefendi” denildiği bile vakidir bu memlekette… Hepsi toplumu içten kemiren yozlaşmanın tezahürleri bunlar.

Arama ekibiyle kendini arayan arkadaşa gülüyoruz çünkü gerçekte içinde bulunduğumuz türlü türlü körlüğü görmezden gelmemize yardımı oluyor.

Sahi biz bu hale nasıl geldik? Eskiden de mi böyleydik, sonradan mı şaşırdık?



YORUMLAR


Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?


Her sene 24 Temmuz’da basın mensupları için kutlama mesajları yayınlanır. Adı üstünde Basın Bayramı ya… Gelec... Devamını oku >>

KENDİ AYAKLARI ÜSTÜNDE BİR EREĞLİ…


Gazetelerde, internet sitelerinde, sosyal medyada, realitenin ne olduğundan ziyade, kimin haklı olduğu veya kimin neye sahip olduğu, neye s... Devamını oku >>

GEÇEN HAFTA, BU HAFTA


İçimden hiç yazı yazmak gelmiyor…  Daha doğrusu ne yazsam yetersiz olacağını bildiğimden, klavyemden utanıyor, be... Devamını oku >>

BEKLEYEREK DEĞİL, ÇALIŞARAK…


Karadeniz Ereğli yeni yıla okulda akran zorbalığının bir örneğini konuşarak girdi. Bir meslek lisesinde dört öğrenci, eng... Devamını oku >>

İL OLMA TALEBİ YA DA EREĞLİ’YE SAĞIR OLMAK…


2020 Aralık ayında, neredeyse tam iki yıl önce bu konuyu yine yazmışım. “Karadeniz Ereğli, taleplerini merkezi idareye aktarm... Devamını oku >>

KÖŞE YAZARLARI

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
EREĞLİ ‘’DİNAMİKLERİ’’ ZAYIF
Nöbetçi Eczaneler

PİYASALAR

32,5599
34,9217
2.431,73

KDZ.EREĞLİ'DE HAVA DURUMU

kapalı
kapalı 19o

SON YORUMLAR