DAHA GÜZEL ŞEYLER DE OLMALI

Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ

Ereğli’de güzel şeyler oluyor.

Uzun zamandır ilk kez ilçe protokolünün neredeyse tamamı bir otobüse bindi ve Zonguldak’a bir yolculuğa çıktı.  Amaç, Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Mustafa Çufalı'ya, Ereğli’de  altı yıldır konuşulan şu kampüs meselesi konusunda atılacak adımlar konusunda bilgi vermek, talepte bulunmaktı.  Netice ne olursa olsun kendi başına bile güzel bir şey bu.

Her zaman olduğu gibi rezervleri de korumakta yarar var. Zira altı yıldır hala proje tamamlanıp temel atılamamış bir işten söz ediyoruz.  Netice olmadığı sürece fotoğraf sadece arşiv süsleyecektir.  Ne zaman temel atılır, o zaman emek verenleri alkışlamak gerekir.  Gerçi niye şöyle oldu diyenler yine olacaktır ama her zaman meselenin peşine başka mesele takanlar olacağından, bunu Karadeniz Ereğli’nin gerçekliğinin bir parçası olarak kabullenmekten başka yapacak bir şey yok.

Neticede iş nihayete ererse, coşkulu alkışlara birileri iştirak etmedi diye ilçenin ufku daralacak falan değil nasılsa.

HAYIRSEVERLERİN ROLÜ

Lafı dolaştırmaya ne lüzum var? Tabii ki, sonuna kadar hak ediyor.

Kamu idarecileri ve siyaset kurumunun istek ve yeteneği, Ereğli’nin sosyal ve kültürel yapısı, ilçenin ekonomik olarak kazançlı çıkacak olmasından, üniversitenin her ilçenin nüfusunun yüzde onu nisabında öğrenci sayısı hedefi,  şu veya bu itibari nedenden ötürü değil.

Bir ilçe düşünün. Otuz civarında öğretim kurumunda hayırseverlerin katkıları var. İlçedeki en büyük yükseköğretim kurumu hayırseverlerin önemli destekleriyle bugüne gelmiş.  Anaokulları, ilkokullar, ortaokullar, liseler yapmışlar,  yapılan okullara katkı vermişler, bir kısmından kamuoyunun haberi olmuş, bir kısmından olmamış.

Hayırsever kavramı öyle izahı kolay bir  kavram değil.   Ortalama bir insanın bir arada hiç görmediği miktarda parayı  eğitim kurumlarının yapımı için harcıyorlar.  Geçtiğimiz günlerde ölüm yıldönümü dolayısıyla andığımız Hacı İbrahim İzmirli ile ilgili olarak “Kendisinin hayat konusunda benim bildiğimden bir fazlasını bildiğini” yazmıştım.  Sadece İzmirli için değil, tek tek adını yazamayacağım kadar çok sayıda olan hayırseverlerin hepsi için geçerli bu ifade.  Bugünün parasıyla milyonlarca lirayı, doğrudan kendilerine ve aile efradının refahına yönelik olmayan, ama bütün bir toplumun geleceğine büyük bir adım oluşturan yere bağışlıyor bu insanlar.

İşte yine Ereğlili hayırseverler, kampüs inşaatı için tünelin ucunda ışık görünür görünmez neredeyse destek olmak üzere sıraya girdi denilse yeridir.  Bu hayırseverlerin, ilçeleri için dilediği, dilemekle kalmayıp ellerini taşına koyduğu şeye erişmelerine bir mani olabilir mi?

EREĞLİ HAK EDİYOR MU?

Bir üniversitenin bir şehir için anlamı nedir?

Her şeyden önce bu bir kimlik meselesidir.   Bir yükseköğretim birimini altyapısı ve üstyapısıyla sağlam, sarsılmaz temeller üzerinde kurabilirseniz, yaşadığınız şehrin kültürünü, sosyal yaşamını, ekonomisini, kısaca hayatın her alanını yeni baştan kurgulamış olursunuz.   Kullanmadığınız evin kirasını yükseltmenin, daha önce potansiyeliniz içinde saymadığınız müşterilerin dükkânınızdan alışveriş yapmasını sağlamanın, ihalesi alınacak binaların getirisi veya kimi maddi hesapların çok ötesinde bir kentsel varoluş biçimidir bu.

Bir yükseköğretim kurumu, kentin sahiplenmesi gereken bir kurum olduğu kadar, tüm boyutlarıyla kenti sahiplenen bir kurum, yeni bir kent inşa etmenin, eski bir kente yeni bir algı kazandırmanın yoludur.  Geçmişte bu konuda yapılan hatalar olmuştur ama bugünün Ereğli’si, kamu idaresi, siyaseti, iş dünyası, meslek örgütleri, hayırseverleriyle müstakbel yükseköğretim kurumlarını sahipleneceğini şimdiye kadar defalarca gösterdi.

Bugüne kadar şöyle olmuştur, böyle olmuştur. Onları biliyoruz. Karadeniz Ereğli, şimdikinden daha büyük bir yükseköğretim altyapısını sonuna kadar hak ediyor. 

Hepimiz olaya bu pencereden bakmalıyız.  Daha da güzel şeyler için talepkar olmanın da, onlara erişmenin de yolu budur.

Hüseyin AKSAKAL DÜNYA HALİ Tarafından Yazılan Son Yazılar