ANA SAYFA
GÜNDEM
SİYASET
EKONOMİ
MAGAZİN
EĞİTİM
SPOR
KÜLTÜR-SANAT
SAĞLIK
KÜNYE
İLETİŞİM

Aşkar: ´Okullar açıldı, sorunlarsa çözüm bekliyor´

   
Aşkar: ´Okullar açıldı, sorunlarsa çözüm bekliyor´

Eğitim-Bir-Sen Zonguldak Şube Başkanı Kamuran Aşkar, 209-2020 Eğitim Öğretim yılının başlaması nedeniyle yazılı bir açıklama yaparak eğitim sistemi ve okullarda yaşanan sorunlar ve çözüm yolları üzerinde düşüncelerini bildirdi.

Eğitim sisteminde hedeflenen değişim ve dönüşüm adımlarının sahadaki tecrübelerle, paydaşların görüşleriyle olgunlaştırılmadıkça meşruiyet tartışmasına maruz kalacağını ve isabet oranının yara alacağını ileri süren Aşkar açıklamasında şu görüşleri savundu:                                                                        

"2019-2020 eğitim-öğretim yılı, bir yanda geleceğe yönelik hedeflerin çizildiği diğer yanda ise bu hedefleri gerçekleştirmesi istenilen eğitim çalışanlarının sorunlarının çözümünün ötelendiği bir ortamda başladı. Yeni eğitim-öğretim yılında, yaklaşık 18 milyon öğrencimize ve bir milyonu aşkın eğitim çalışanımıza başarılar diliyoruz.

Eğitim çalışanları, eğitim-öğretim yılını, sona eren toplu sözleşme sürecinde haklı, gerekli ve yerinde beklentilerinin ve taleplerinin kamu işverenince karşılanması bir yana üzerinde durulmadan geçiştirilmesinin, sorunlarına duyarsız, çözüm önerilerine kayıtsız kalınmasının burukluğuyla karşılamaktadır.

TOPLU SÖZLEŞME

Toplu sözleşme masasının eğitim hizmet kolunda tek yetkili sendikası olarak, öğretmenlerden, akademisyenlerden, eğitim kurumu yöneticilerinden, üniversite idari personelinden, Millî Eğitim Bakanlığı merkez ve taşra idari personelinden gelen, her biri eğitimin ayrı ve birden fazla sorununa çözüm olacak taleplerimizi masaya taşıdık. Bu taleplerimize kamu işvereni duyarsız kalmış, eğitim çalışanlarının sorunlarını çözme iradesini ortaya koyamamış, toplu pazarlık masası aracılığıyla sorunları çözme, eğitimin niteliğine katkı sunma imkânını heba etmiştir.

HEDEFLERE KÖKLÜ ÇÖZÜMLERLE ULAŞILABİLİR

Millî Eğitim Bakanlığı´nın 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesinde eğitimde değişim ve dönüşümü hedeflediğini sürekli olarak ifade ettiği bir dönemdeyiz. Söz konusu hedeflerin gerçekleştirilebilmesi, köklü sorunlara kalıcı çözümler getirilebilmesi Bakanlığın sürdürülebilir politikalar benimsemesine bağlıdır. Değişim ve dönüşüm adımları sahadaki tecrübelerle, paydaşların görüşleriyle olgunlaştırılmadıkça meşruiyet tartışmasına maruz kalacak, isabet oranı yara alacaktır.

Anayasal ve yasal hakları kısıtlanmış sözleşmeli öğretmen istihdamı, öğretmen açığının kadrolu istihdam yerine ücretli öğretmenlik gibi insan haklarına ve çalışma ahlakına aykırı yöntemlerle giderilmeye çalışılması, kamu maliyesini denkleştirme aracı olarak eğitim bütçesinin kısılması, okullara yeterli ödenek verilmemesi nedeniyle aksayan eğitim hizmetlerinin yanında kaynak bulma baskısı altında okul yöneticisi ve öğretmenlerin velilerle bağış üzerinden karşı karşıya getirilmesi, atama ve yer değiştirme takviminin sorun çözmek kadar sorun üretmeye neden olması, ek ders esaslarındaki adaletsizlikler, eğitim çalışanlarına yönelik giderek artan yaygın şiddet, okullar açılırken çözüm bekleyen başlıca sorunlardır. 2019-2020 eğitim-öğretim yılı içerisinde bu sorunların çözülmesinin eğitimin geleceği, verimliliği ve niteliği açısından çok önemli olduğunun altını çiziyoruz.

3600 EK GÖSTERGE VAADİ

3600 ek gösterge vaadi, tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde yerine getirilmelidir.

Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesi konusunda siyasi irade tarafından verilen söz halen ortada durmaktadır. Yine gerek Cumhurbaşkanlığı ikinci 100 Günlük Eylem Planı´nda gerekse Millî Eğitim Bakanlığı 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi´nde  "öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesi" somut hedefler olarak ortaya konulmuştur. 11. Kalkınma Planı´nda ve 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi´nde öğretmenliğin bir kariyer mesleği olarak tanımlandığı/planlandığı dikkate alındığında, bir kariyer mesleği tanımlamasının gereği olarak da ek gösterge artışı gereklidir. Verilen sözlerin gereği artık yerine getirilmeli; eğitim çalışanları arasında meslek, görev, unvan ve yetki paralelinde bütün eğitim çalışanlarını kapsayacak, adil ve hakkaniyete uygun bir ek gösterge artışı konusunda somut adımlar atılmalıdır.

ÖĞRETMEN İSTİHDAMINDA FARKLI MODELLERDEN VAZGEÇİLMELİ

Sözleşmeli öğretmenlik, uygulama gayesine ve gereceklerine hizmet etmediği gibi, başlı başına bir mağduriyet kaynağına dönüştüğü artık alenen ortaya çıkmış durumdadır. Kadroya geçiş ve yer değişikliği talebinde bulunabilme süresini 3+1 yıla indiren yasal düzenleme, eskisine nazaran sözleşmeli öğretmenlerin lehine olsa da soruna çözüm getirmediği aşikârdır. Sorunun nihai çözümü, eğitim-öğretim hizmetlerinin kadrolu öğretmenler eliyle gerçekleştirilmesi gerekliliğinin kabulüyle bütün sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmesidir. Bu köklü çözümün hayata geçirilmesine kadar geçecek zaman zarfında ise sözleşmeli öğretmenlere herhangi bir süre sınırlaması konulmaksızın, özellikle yer değişikliği süreçlerinde kadrolu öğretmenlerin sahip olduğu hakların tanınması gereklidir.

Öğretmenin emeğini ucuzlatarak personel masraflarından kısıntı yapmaya çalışan ve mesleğin standartlarını düşüren ücretli öğretmenlik uygulaması, eğitimin kalitesine ve öğretmenliğin statüsüne ciddi bir darbe vurmaktadır. Emek sömürüsünün devlet eliyle tescillenmiş hâlini teşkil eden, ucuz işçilikten farksız ücretli öğretmenlik ayıbına bir an evvel son verilmelidir

İstihdamda Güçlük Çekilen Yerlerde Teşvik Sistemi Hayata Geçirilmelidir

Başta Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri olmak üzere, istihdamda güçlük çekilen yerlerde en büyük eğitim sorunu istikrarlı istihdamın sağlanamamasıdır. Eğitim çalışanlarına, zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapmaları hâlinde illerin mahrumiyet durumlarına göre ilave özel hizmet tazminatı ödenmelidir. İstihdamda zorluk çekilen bölgelerde kadro istikrarı sağlamanın yolu cebri uygulamalar değil, teşviki yöntemlerdir.

ATAMALARDA MAĞDURİYETLERE İZİN VERİLMEMELİ

Devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğunu, eğitim sisteminin ağır yükünü omuzlamış olan Millî Eğitim Bakanlığı´nın çalışma zamanını eğitimden ziyade personel iş ve işlemlerine hasretmek zorunda kalmasının sebebi, sürdürülebilir bir atama ve yer değiştirme politikası geliştirilememiş olmasıdır. Öğretmenlerin il içi ve iller arası yer değişikliği taleplerinin yerine getirilememesi, motivasyon kaybının yanında mesleki yabancılaşma, psikolojik rahatsızlık, eğitimin niteliğinin artırılamaması, çalışma barışının bozulması gibi sorunlara yol açmaktadır. "Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Süreci: Tespitler ve Bir Model Önerisi" odak analizimizde ortaya koyduğumuz gerçekler ışığında, talepleri azami ölçüde karşılayacak, mağduriyetleri önleyecek, adil, hakkaniyete uygun yeni bir atama ve yer değiştirme sistemine ihtiyaç vardır.

DERS ÜCRETLERİ ARTIRILMALIDIR

Ek ders esaslarında ücret dengesizliğine ve mağduriyete neden olan hükümler, uzun bir zaman geçmesine rağmen değiştirilmemiştir. 2006 yılında köklü bir değişikliğe uğrayan ek ders esaslarında, değiştiği günden beri bazı adaletsizlikler devam etmektedir. Öğretmenlerin branşlarına göre ek ders ücretlerindeki adaletsizlik, okul türlerine göre yöneticilere verilen ve izahı mümkün olmayan ek ders ücreti farklılıkları ivedilikle giderilmeli, ek ders birim ücreti artırılmalıdır.

Eğitim kurumu yöneticiliği profesyonel bir meslek olarak tanımlanıp, münhasır kadrolar üzerinden kazanılmış hakların korunduğu bir düzlemde liyakat ve mesleki ilerleme ekseninde yeniden kurgulanmalıdır.

ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU BİR AN ÖNCE ÇIKARILMALIDIR

Öğretmenlik mesleğinin bütün boyutlarını ele alacak, bütünsel bir yasal düzenlemeye dayalı bir Öğretmenlik Meslek Kanunu´na ihtiyaç vardır. Öğretmenlik mesleğinin bütün veçhelerini kapsayan sistematik bir düzenleme olmaksızın, çok parçalı yapı altında mesleğin statüsünün artırılarak niteliğinin geliştirilmesinin sağlanmasının mümkün olmadığı, meslek mensuplarının mesleği ifa süreçlerinin sürdürülebilir olmadığı görülmektedir. Öğretmenliğin profesyonel bir meslek olarak değerlendirilmesi ve mesleki standartlara kavuşması isteniyorsa, öğretmene destek niteliğinde, mesleki gelişimini ve özerkliğini sağlayacak bir meslek kanunu ivedilikle çıkarılmalıdır.

EĞİTİMCİLERE YÖNELİK ŞİDDET ENGELLENMELİ

Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olayları münferit eylemler olmaktan çıkmış, yaygın bir toplumsal sorun hâline gelmiş ve toplumun geleceği açısından vazgeçilmez olan eğitim öğretim hizmetinin yürütülmesini sekteye uğratacak dereceye varmıştır. Bu şiddet sarmalına karşı eğitim çalışanlarını koruyacak, şiddete karşı caydırıcı yasal düzenlemeler yapılmalı, Bakanlık bu konuda sorumluluk üstlenmelidir.

YÖNETİCİLER VELİLERLE KARŞI KARŞIYA GETİRİLMEMELİDİR

İlköğretim kurumlarının Bakanlıktan ya da mahalli idarelerden doğrudan ödenek alamamaları;  okul yönetimlerini kamu kaynaklarının ve bu kaynakları harekete geçirme mekanizmalarının yetersiz kalmasıyla velilerle karşı karşıya getirmektedir. Buna ilaveten okul yönetimlerinin bir yandan okullara bağış konusunda kamuoyu ve idare baskısı altında ve soruşturma tehdidi karşısında bırakılması, diğer yandan zorunlu cari harcamalar için kaynak bulma yükümlülüğüne sokulması, hem eğitim-öğretime zarar verip bu sorunu okullar arası başarı farklılığının bir unsuru hâline dönüştürmekte hem okul yöneticilerine yönelik hukuksuz, haksız ve adaletsiz uygulamalara ve mağduriyetlere kapı aralamakta hem de yönetici/öğretmen ile öğrenci velilerini karşı karşıya getirerek okul iklimini ve okul-veli iş birliğini zedelemektedir. Okulların kendi kullanımlarına sunulmuş herhangi bir ödenekleri olmadığı dikkate alındığında, zorunluluk arz eden mal ve hizmet alımlarının ne şekilde karşılanacağı sorunu halen izaha muhtaç olup çözüm beklemektedir. Bu nedenle, okul bazlı ödenek tahsisi yapılarak personel dışı cari harcamaların yönetilmesi için ödeneklerin doğrudan okul idareleri tarafından kullanılması sağlanmalıdır.

KILIK VE KIYAFET ÖZGÜRLÜĞÜ SAĞLANMALI

Darbe ürünü, demokrasiye ve insan haklarına aykırı kılık ve kıyafet yönetmeliğinin değiştirilmesi için ilk adımı atmak Millî Eğitim Bakanlığı´na düşmektedir. Bakanlığın merkez ve taşra teşkilatı ile bağlı tüm kurum ve kuruluşlarda görev yapanlar, mesai saatleri içinde ve resmî görevlerinin ifasında, mevcut yönetmelik hükümlerine bağlı kalmaksızın, toplumca genel kabul görmüş esaslara göre kılık ve kıyafetlerini serbestçe seçebilmelidir. Bu konuda başlattığımız sivil itaatsizlik eylemi, talebimiz karşılanıncaya kadar devam edecektir.

Eğitim-Bir-Sen olarak, Türkiye´nin daha müreffeh bir ülke olma yolundaki uzun vadeli hedeflerine ancak sorunlarını aşmış bir eğitim sistemiyle erişebileceğini vurguluyor; eğitimcilere verilen sözlerin yerine getirilmesinin önemini ifade ediyor, sorunların çözüme kavuşturulacağı bir eğitim-öğretim yılı temenni ediyor, bütün eğitim çalışanlarımıza ve öğrencilerimize başarı dolu bir yıl diliyoruz.



YORUMLAR


İlginizi Çekebilecek Diğer Haberler


Kamuran Aşkar Corona virüse yakalandı

Kamuran Aşkar Corona virüse yakalandı


Memur-Sen Zonguldak İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Kamuran Aşkar yaptırdığı test sonucunun pozitif çıktığını açıkladı. Hafta sonu Cumhurbaşkanı ...
Göçükte ölen işçi son yolculuğuna uğurlandı

Göçükte ölen işçi son yolculuğuna uğurlandı


Zonguldak’ta bir maden ocağında meydana gelen göçükte hayatını kaybeden 51 yaşındaki Erdal Aşkar, dualarla son yolculuğuna uğurlandı. Edinilen bilgiye g...
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Zonguldak’ta

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Zonguldak’ta


Mili Eğitim Bakan Yardımcısı Petek Aşkar, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in yarın gerçekleştireceği ziyareti öncesinde Zonguldak’a gelerek bir dizi...

Son Eklenen Haberler


AK PARTİ GÜLÜÇ’TE SEÇİMİ KAZANMIŞ!
Siyaset

AK PARTİ GÜLÜÇ’TE SEÇİMİ KAZANMIŞ!


Gülüç Belediye Başkan Adayı Kerim Sönmez, “1987’den 1989 a kadar bizim olan ve bir oldu bitti ile Ereğli’ye bağlanan Göktepe, Dağlar...
ZEYNEP DÜNYA 3’ÜNCÜSÜ…
Spor

ZEYNEP DÜNYA 3’ÜNCÜSÜ…


Karadeniz Ereğli’de Zeynep Tuncay, Dünya Down Sendromu Olimpiyatları’nda Masa Tenisi Branşı’nda dünya üçüncüsü oldu. Ereğl...
SEZER: “KAYBEDECEK 5 YIL DAHA YOK”
Siyaset

SEZER: “KAYBEDECEK 5 YIL DAHA YOK”


Karadeniz Ereğli’nin beş yıldır çoğu hizmetten mahrum bırakıldığını öne sürdü AK Parti Belediye Başkan Adayı İbrahim Sezer, şehrine hizmet vermediğin...
MURAT SESLİ: “MURAT SESLİ KAZANACAK”
Siyaset

MURAT SESLİ: “MURAT SESLİ KAZANACAK”


Bir dönem Karadeniz Ereğli belediye başkanlığı yapan Murat Sesli, “birbirlerine saldırmaları lazımken her iki aday da bana saldırıyor. Neden? Çünkü ...
İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜNDEN DUYURU!
Gündem

İL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜNDEN DUYURU!


31 Mart Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nde, Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkın...
“İKTİDAR GÜCÜ BAŞKA ONU KULLANMAK LAZIM”
Siyaset

“İKTİDAR GÜCÜ BAŞKA ONU KULLANMAK LAZIM”


Özhaseki: “Ömer Selim Bey kardeşime sizler izin verirseniz önünü açarsanız, onu desteklerseniz Allah'ın izniyle ben de buranın bir evladı ...
BİR KİŞİ VERESİYE DEFTERİNİ ÖDEDİ
Yaşam

BİR KİŞİ VERESİYE DEFTERİNİ ÖDEDİ


Karadeniz Ereğli’de bir hayırsever, bakkal veresiye defterindeki borçların tamamını ödedi. Potbaşı Mahallesi’nde bakkal işleten Muammer Arslan, iş yerin...
TIRLA ÇARPIŞAN OTOBÜS REFÜJE ÇIKTI: 1’İ AĞIR 15 YARALI
Asayiş

TIRLA ÇARPIŞAN OTOBÜS REFÜJE ÇIKTI: 1’İ AĞIR 15 YARALI


Düzce’de şehirlerarası yolcu otobüsü, önünde seyir halinde olan tıra arkadan çarpıp refüje girdi. Refüjün çamurlu olm...
EREĞLİ´DE TRAFİK DENETİMLERİ ARTIRILDI
Gündem

EREĞLİ´DE TRAFİK DENETİMLERİ ARTIRILDI


Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Trafik Şube Ekipleri Çetin Apatay Bulvarında otomobil ve ticari ara...
DENİZDE BULUNAN CESEDİN KİMLİĞİ BELLİ OLDU
Asayiş

DENİZDE BULUNAN CESEDİN KİMLİĞİ BELLİ OLDU


Zonguldak’ın Ereğli’de denizde ölü bulunan 25 yaşındaki gencin kimliği belli oldu. Gencin isminin Armağan Salman olduğu öğrenildi . Ereğli il&ccedi...

KÖŞE YAZARLARI

NE BAYRAMINDAN BAHSEDİYORSUNUZ?
EREĞLİ ‘’DİNAMİKLERİ’’ ZAYIF
Nöbetçi Eczaneler

PİYASALAR

32,4062
35,2201
2.324,28

KDZ.EREĞLİ'DE HAVA DURUMU

kapalı
kapalı 13o

SON YORUMLAR